Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
MENFAATDÂR : Turkish Risale

f. Menfaat ve fayda gören

MENFAATPEREST : Turkish Risale

f. Yaptığı işin sadece faydasını düşünen. Sadece nefsine ait kârları, faydaları düşünerek çalışan. Allah rızasını esas gaye yapmayan kimse

MENFED : Turkish Risale

Tükenmek, yok olup gitmek

MENFER : Turkish Risale

Geri kaçılacak yer. Nefret edilecek, sevilmeyecek yer

MENFES : Turkish Risale

(Nefes. den) Nefes deliği. Nefes alacak yer

MENFEZ : Turkish Risale

Nüfuz edecek delik, pencere. Delik. Ağız. Yarık. Girilecek yer

MENFUH : Turkish Risale

Üfürülmüş. * Büyük karınlı. Nefholunmuş

MENFUR : Turkish Risale

Kendisinden nefret edilen, sevilmeyen. İğrenç. * Mebguz

MENFUS : Turkish Risale

Yeni doğmuş çocuk

MENFUŞ : Turkish Risale

(Pamuk veya yün gibi) atılmış ve didilmiş. Dağılmış, didik didik edilmiş

MENFÎ : Turkish Risale

Müsbetin zıddı. Müsbet olmayan. * Nefyedilmiş, sürgün edilmiş. Sürgün. * Bir şeyin olmayacak cihetini düşünen. * Hakikatın aksini iddia eden. * Gr: Başında nefiy edatı bulunan kelime veya cümle. * Nâkıs. Negatif, olumsuz

MENFİYYEN : Turkish Risale

Sürgün olarak

MENGENE : Turkish Risale

Tazyik veya sıkıştırma için kullanılan demir veya tahta âlet

MENGUŞ : Turkish Risale

f. Küpe

MENH : Turkish Risale

Verme, ihsan etme

MENHAR : Turkish Risale

(C.: Menâhir) Hayvan kesilecek yer. Hayvan boğazlanan yer. Mezbaha

MENHAT : Turkish Risale

Mâni, nehyedici, engel

MENHEB : Turkish Risale

Yağma etmek. Yağma edecek yer

MENHEC : Turkish Risale

(C.: Menâhic) Geniş, açık yol

MENHEC-İ SEDÂD : Turkish Risale

Doğruluk yolu. Sırât-ı müstakim

MENHEL : Turkish Risale

(C.: Menâhil) Hayvan sulanan yer. * Menzil, durak. Konaklanacak yer

MENHERE : Turkish Risale

(C: Menâhir) Mahalle arasındaki süprüntülük

MENHUB : Turkish Risale

Korkak adam. * Muhtar, müntehab, seçkin

MENHUB(E) : Turkish Risale

(Nehb. den) Talan edilmiş, yağma edilmiş

MENHUM : Turkish Risale

Nasıl yerse yesin karnı doymaz kimse. * Bir şeye çok hırs gösteren kişi