Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
MUTEZİRÂNE : Turkish Risale

f. Özür dileyerek. Kusurunu kabul edip yalvarırcasına

MUTFÎ : Turkish Risale

Söndüren, itfa eden

MUTFİL : Turkish Risale

(C: Metâfil) Yanında genç buzağısı olan geyik. * Yavrulu deve

MUTHEF : Turkish Risale

Hediye, armağan. İthaf olunan şey

MUTHİF : Turkish Risale

Hediye veren, armağan eden. İthaf eden

MUTIRR : Turkish Risale

Uzun

MUTLAK : Turkish Risale

Salıverilmiş. Itlak olunmuş. Serbest. * Kat'i. Şüphesiz. * Aslâ bir şarta bağlı olmayan. Yalnız, tek. (Bak: Itlâk)(Âyet, neye felâh bulacaklarını tâyin etmiyor. Güya o sükûtla der: Ey müslümanlar! Müjde size. Ey müttakî! Sen Cehennem'den felâh bulursun. Ey Arif! Sen Rızâ-yı İlâhîye nâil olursun. Ey âşık! Sen rü'yete mazhar olursun... Ve hâkezâ... İşte Kur'an, câmiiyyet-i lâfziyye cihetiyle kelâmdan, kelimeden, huruftan ve sükûttan her birisinin binler misâllerinden yalnız nümune olarak birer misal getirdik. Âyeti ve kıssatı bunlara kıyas edersin. S.)

MUTLAKA : Turkish Risale

Ne olursa olsun, her halde, illâ

MUTLAKIYYET : Turkish Risale

Şartsız ve kayıtsız olarak bir hükümdarın emri ile bir hükümet, devlet veya bir topluluğun idare usulü

MUTLAKIYYET-İ İDARE : Turkish Risale

Bir kişinin arzu ve isteklerine bağlı olan idare sistemi

MUTLIK : Turkish Risale

Serbest bırakan. Boşayan. Salıveren. Köle veya esiri serbest bırakan, azad eden

MUTLIK-UL ÜSÂRÂ : Turkish Risale

Esirleri salıveren, esirleri serbest bırakan

MUTMAİNN(E) : Turkish Risale

İtmi'nanlı. İçi rahat. Müsterih. Şüphesi kalmamış. Emin

MUTMAİNÂNE : Turkish Risale

f. Şüphesizce. Rahatlık ve emniyet içinde olarak

MUTNEB : Turkish Risale

Uzatılmış. Uzatılan söz. Sözdeki itnâb, yâni; uzunluk

MUTREF : Turkish Risale

(C: Metârif) Haz kumaşından dokunmuş bir kaç alemli Arap kaftanı. * Başı ve kuyruğu beyaz veya siyah olup, vücudu başka renk olan at

MUTREKA : Turkish Risale

Üstüne sahtiyan bürünmüş kalkan

MUTRIZ : Turkish Risale

İşaret ve damga koyan. Alem yapan

MUTRİB : Turkish Risale

(Tarab. dan) Çalgıcı, çalgı çalan. Şarkıcı, şarkı söyliyen. Hânende

MUTTALA' : Turkish Risale

Gelecek yer. * Ittıla' mevzii

MUTTALİ' : Turkish Risale

Haberli. Bilgisi olan. Bir yüksek yerden bakarak görüp anlayan. Vâkıf. Derk eden

MUTTARİD : Turkish Risale

Muntazaman devam eden. Bir düziye olan. Bir küllî kaideye mümasil ve muvafık olan. Sıralı. Düzgün

MUTTARİDEN : Turkish Risale

Bir düziye, bir teviye

MUTTASIF : Turkish Risale

İttisâf eden. İyi veya kötü bir sıfatla tarif edilen. Vasıflanmış, vasfı mevcut olan

MUTTASIL : Turkish Risale

Bitşik. Aralıksız. Fâsılasız. Hiç durmadan. İttisâl eden, ulaşan, kavuşan