Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
MÜMESSİL-İ LEH : Turkish Risale

Kendisi hakkında, lehinde mümessillik yapılmış, vekâlet edilmiş. Lehinde temsil edilmiş

MÜMEVVEH : Turkish Risale

Sahte, samimi olmayan, içten değil. Görünüşte haklı olan. Gösterişle alâkadar

MÜMEVVEHÂT : Turkish Risale

Hayâli, görünüşe göre haklı olanlar

MÜMEVVEL : Turkish Risale

(Mal. dan) Zengin

MÜMEYYEZ : Turkish Risale

(Meyz. den) Seçilmiş, ayrılmış, temyiz edilmiş

MÜMEYYİZ(E) : Turkish Risale

Temyiz eden, ayıran, iyiyi kötüyü farkeden. * İmtihandaki talebenin bilgisini imtihan ederek yoklayan kimse. * Gr: Tırnak işareti

MÜMHAT : Turkish Risale

İnce sütlü dişi deve

MÜMHİKA : Turkish Risale

Bereket gidermek

MÜMHİL : Turkish Risale

(Mehl. den) Mühlet veren, bekleyen

MÜMKUT : Turkish Risale

Hışım ve gadap olunmuş, kızılmış kişi

MÜMKİN : Turkish Risale

Olabilir veya olmayabilir. İmkân dahilinde olan. Mümkün

MÜMKİN-ÜL VÜCUD : Turkish Risale

Varlığı mümkün olan

MÜMKİNÂT : Turkish Risale

Mümkün olanlar, imkânda olanlar. (Bak: İmkân)

MÜMLES : Turkish Risale

Düz

MÜMSİHA : Turkish Risale

Hattatların, kalemin mürekkebini silmekte kullandıkları bez

MÜMSİK : Turkish Risale

Çok imsak eden, eli sıkı, bahil. * Bir şeye sağlam yapışan

MÜMSİKE : Turkish Risale

Tutan, yapışan, sıkı tutan

MÜMTAZ : Turkish Risale

Diğerlerinden ayrılmış, üstün, seçkin, seçilmiş. * Ayrı tutulan

MÜMTAZİYET : Turkish Risale

Ayrılık, ayrı vasıf sahibi olmak, ayrı ve üstün vasıflılık. Yüksek vasıf sâhibliği. * Edb: İfadenin diğer sözlerden daha güzel ve farklı olması

MÜMTED : Turkish Risale

Uzayan. Sürekli, devamlı. Uzanmış, çekilmiş, imtidâd etmiş

MÜMTEHAN : Turkish Risale

(Mehn. den) Tecrübe edilmiş, denenmiş. İmtihan edilmiş

MÜMTEHİN : Turkish Risale

(Mehn. den) Tecrübe eden, deneyen. İmtihan eden

MÜMTEHİNE : Turkish Risale

(Mümtehane) İmtihan olunan kadın veya kız

MÜMTEHİNE SURESİ : Turkish Risale

Kur'an-ı Kerim'in
Suresidir. İmtihan veya Meveddet Suresi de denilir

MÜMTELİ : Turkish Risale

(Melâ. dan) Dolu, dolgun, dolmuş. * Mide dolgunluğuna uğramış