Turkish Risale
MÜZAHAME(T) : Turkish Risale
Birbirine zahmet verme. Kalabalıktan gelen sıkıntı, sıkıştırma. * Bir yere itişe kakışa hücum etme
MÜZAHEME : Turkish Risale
Yakınlık. * Ayrılık. * Düşmanlık, adâvet
MÜZAHERET : Turkish Risale
(Zahr. dan) Arkadan yardım etmek, korumak
MÜZAHREF : Turkish Risale
Boya. Yaldız gibi, sahte yalancı. Yaldız. * Süprüntü, pislik, çöp
MÜZAHREFÂT : Turkish Risale
Gayr-i hâlis. Yaldızlı. * Dünyanın daima değişen ve zail olan ziynetleri. * Süprüntüler, pislikler
MÜZAHREFİYET : Turkish Risale
Fıtri olmayan, yapmacık
MÜZAHİM : Turkish Risale
Zahmet ve sıkıntı veren. Zıt gelen
MÜZAHİR : Turkish Risale
(Zahr. dan) Zahir olan, taraftar çıkan, geriden yardım eden, koruyan
MÜZAKERAT : Turkish Risale
(Müzâkere. C.) Müzâkereler. Bir fikir hakkında karşılıklı görüşmeler. Bir arada muhtelif fikirleri beyan etmek
MÜZAKERE : Turkish Risale
Bir iş hakkında konuşmak, bir iş için önceden danışıp görüşmek. * Talebenin derse çalışması. (Bak: Münakaşa)
MÜZAL : Turkish Risale
Ek, ilâve, zeyl. * Etek, kuyruk. * Hor ve hakir
MÜZAMELE : Turkish Risale
Beraberlik, muâdele
MÜZAMENE : Turkish Risale
Zamanla çalışıp ücret almak
MÜZARAA : Turkish Risale
Ziraat üzerine yapılan işler, ekincilikle ilgili olarak yapılan işler. * Toprağa, çalışmağa ve kazanca ortak olmak üzere kurulan şirket
MÜZAVECE : Turkish Risale
(Zevc. den) Çift olmak. * Evlenme
MÜZAVELE : Turkish Risale
Bir şeyin meydana gelmesi için çalışma. * Bir şeyi başka bir şeye yakınlaştırma
MÜZAYAKA : Turkish Risale
Sıkıntı, darlık, yokluk, parasızlık. Zorluk
MÜZAYEDE : Turkish Risale
Artırma, ziyadeleştirme. * Devletçe veya bir müessesece satılığa çıkarılan bir malın veya arazinin arttırılmaya konulması. Müzayede; biri kapalı zarfla, diğeri açık arttırma ile olmak üzere iki türlü yapılır. Müzayedede konulan şey, en çok arttırma yapana ihâle edilir
MÜZAYELE : Turkish Risale
Birbirinden ayrılma
MÜZBİD : Turkish Risale
Köpüklenen
MÜZCA : Turkish Risale
Sürücü, süren. * Kâmil olmayan kişi. Olgunlaşmamış insan
MÜZCAD : Turkish Risale
Az şey, az. * Tam salih olmayan şey. * Defnetmesi ve sevketmesi kolay olan şey
MÜZD : Turkish Risale
f. Ücret, karşılık, kira. * Mükâfat
MÜZD-İ DENDÂN : Turkish Risale
f. Diş kirası
MÜZDAD : Turkish Risale
Çoğaltılmış. Ziyâdeleştirilmiş
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani