Multilingual Turkish Dictionary Turkish Risale

LİTAM : Turkish Risale

Tokat atma. Elin ayası ile vurma

LİTAT : Turkish Risale

Dağın sivri ve yüksek olan yeri

LİTLİT : Turkish Risale

Kokar çürük diş. * Yaşlı kadın

LİTOSFER : Turkish Risale

yun. Yeryüzünün katı kısmına verilen ad. Taşküre

LİTRE : Turkish Risale

İtl. Akıcı maddelerin, sıvıların ölçü birimi

LİV : Turkish Risale

f. Güneş, şems

LİVA : Turkish Risale

Bayrak. Sancak. * Eskiden kazadan büyük, vilâyetten küçük yerleşme merkezlerine denirdi. Tugay. * Hz. Peygambere (A.S.M.) âit sancak

LİVA-ÜL HAMD : Turkish Risale

Hz. Peygamber'in (A.S.M.) bayrağı. Ona inananlar kıyâmetten sonra bu bayrağın altında toplanacaklardır

LİVAE : Turkish Risale

Sancak, âlem

LİVATA : Turkish Risale

Lutilik. * Erkekler arasındaki cinsi sapıklık. (Bak: Kebair)

LİVAZ : Turkish Risale

Sığınma, iltica etme. * Birbirinin arkasına gizlenme

LİYAKAT : Turkish Risale

İktidar. Ehliyet. Hüner. Lâyık olmak. Fazilet. Kıymetlilik

LİYAKATMEND : Turkish Risale

(C.: Liyâkatmendân) f. Değerli, liyâkatli. * Faziletli

LİYAKATMENDÂN : Turkish Risale

(Liyâkatmend. C.) f. Değerli, liyâkatli kimseler, faziletli kişiler

LİYAN : Turkish Risale

(Mülâyene) Mülayemetle, yumuşaklıkla muamele etmek

LİZAM : Turkish Risale

(Lezm) Lazım olmak. İcâbetmek. Lüzumluluk. * Ölüm. * Kıyamet günü hesabı

LİZAZ : Turkish Risale

(Leziz. C.) Lezzetli ve tatlı şeyler

LİÎN : Turkish Risale

Bostanlarda dikilen ve höyük denilen suret

MA' : Turkish Risale

Yer yüzüne yayılıp döşenmek

MA'BED : Turkish Risale

(Mâbet) (İsm-i mekân) İbadet edilen yer. (Mescid, câmi gibi)

MA'BED-İ FERSUDE : Turkish Risale

f. Eskimiş, yıpranmış mâbed

MA'BER : Turkish Risale

(C.: Maâbir) (Ubur. dan) Geçit, kemer, köprü. * Geçilecek yer

MA'BUD : Turkish Risale

(Mâbud) Kendine ibadet edilen Allah (C.C.)

MA'BUD-U Bİ-L HAK : Turkish Risale

Hak olan ma'bud. Hakkıyla ibadete lâyık olan Allah (C.C.)

MA'BUD-U HAKİKÎ : Turkish Risale

Hakiki ma'bud olan Cenab-ı Hak (C.C.)