Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Risale

Turkish Risale
MARAZÎ : Turkish Risale

(Maraz. dan) Hastalıkla alâkalı. Hastalığa ait. Hastalıklı

MARAZİYYÂT : Turkish Risale

Hastalıklar ilmi, patoloji

MAREŞAL : Turkish Risale

Fr. (Bak: Müşir)

MARHUK : Turkish Risale

Kuşkonmaz bitkisi

MARHİC : Turkish Risale

Yılan balığı

MARIK : Turkish Risale

Dinsiz, mürted, hak dinden çıkan

MARIN : Turkish Risale

(Mârına) Çekiçle dövülerek açılmağa müsait olan. * Kireçtaşı. * Çeşitli renklerde olan bir çeşit toprak

MARIZ : Turkish Risale

Hasta, alil, mariz

MARSUS : Turkish Risale

(Bak: Mersus)

MARTULOS : Turkish Risale

(Martoloz) Osmanlı Devletinin teşekkülü sıralarında ve yeniçeri teşkilâtından önce, Hristiyanlardan, ordunun geri hizmetlerinde çalışmış olan teşekküllerden biridir. Silâhlanmış kişi mânasında Rumca bir kelimedir. * Eskiden Tuna gemicileri, korsanı mânasında da kullanılmıştır

MARZAT : Turkish Risale

Rızâ. Memnuniyet, hoşnudluk

MARZÎ : Turkish Risale

Razı olmağa dâir. * Kabul edeceği, razı olacağı

MARZÎ-İ İLÂHÎ : Turkish Risale

Cenab-ı Hakk'ın rızasına uygun işler

MARZİYAT : Turkish Risale

Razı olunacak şeyler. Allah'ın rızasına dair olanlar

MARZİYE : Turkish Risale

Razı olma, hoşnud olma, memnuniyet

MARİC : Turkish Risale

Dumansız ateş, alev. * Dumansız barut

MARİD : Turkish Risale

Azgın, sapkın. İnad ve isyanda benzerlerinden çok ileri gitmiş olan. Kibir, inad ve dinsizlikle tanınmış olan. Mütemerrid

MARİN : Turkish Risale

Burun ucunda olan yumuşak kemiksiz yer

MARİSTAN : Turkish Risale

f. Hastahâne

MARİZ : Turkish Risale

(Maraz. dan) Hasta. İlletli. Dertli

MARİZANE : Turkish Risale

f. Hasta olarak

MAS : Turkish Risale

Yeyni, hafif kimse

MAS' : Turkish Risale

Davarın kuyruğunu salması. * Vurmak. * Parlamak

MAS'AD : Turkish Risale

(C.: Masâid) Yukarı çıkılacak yer. Suud yeri

MASA' : Turkish Risale

Kılıçla vuruşmak