Turkish Turkish
GAMMAZLANMAK : Turkish Turkish
gammazlamak eylemi yapılmak, kovlanmak
GAMMAZLIK : Turkish Turkish
kovculuk
GAMSELE : Turkish Turkish
muşamba yağmurluk
GAMSIZ : Turkish Turkish
üzüntüsü olmayan
GAMSIZ : Turkish Turkish
olayları kendine dert etmeden geçiştiren, aldırış etmeyen, tasasız
GAMSIZLIK : Turkish Turkish
gamsız olma durumu, tasasızlık
GAMZE : Turkish Turkish
yan bakış, göz sürme
GAMZE : Turkish Turkish
kimi insanların yanaklarında gülünce beliren ya da çenede var olan çukurcuk
GAMZELİ : Turkish Turkish
gamzesi olan
GANG : Turkish Turkish
ir maden cevherini, bir değerli taşı saran değersiz madde
GANGSTER : Turkish Turkish
yasadışı işler yapan çete üyesi
GANGSTER : Turkish Turkish
herhangi bir çıkar için her türlü kötülüğü yapan kimse
GANGSTERLİK : Turkish Turkish
gangster olma durumu
GANİ : Turkish Turkish
zengin, varlıklı
GANİ : Turkish Turkish
ol
GANİ GANİ : Turkish Turkish
ol bol
GANİ GÖNÜLLÜ ( YA DA GÖNLÜ GANİ) : Turkish Turkish
cömert
GANİMET, -Tİ : Turkish Turkish
savaşta düşmandan ele geçirilen mal, para, araç vb
GANİMET, -Tİ : Turkish Turkish
yağma malı, çalıntı
GANİMET, -Tİ : Turkish Turkish
ir rastlantı sonucu ele geçen kazanç ya da olanak
GANİSİ OLMAK : Turkish Turkish
ir şeye gereksinme duysa da ona karşı istekli görünmemek
GANYAN : Turkish Turkish
at yarışlarında kazanan (at)
GANYAN : Turkish Turkish
u at için alınan bilet
GAR : Turkish Turkish
yolcu ve eşya ulaşımını sağlamak için demiryoluyla ilgili birçok kuruluşun bulunduğu yer
GARABET, -Tİ : Turkish Turkish
yadırganacak yönü olma, gariplik, tuhaflık
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani