Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
GEÇERLİ OLMAK : Turkish Turkish

değerini koruyor olmak

GEÇERLİK : Turkish Turkish

yürürlükte olma, değerini sürdürme durumu, sürüm, °tedavül, °revaç

GEÇERLİK : Turkish Turkish

sürümü olma durumu

GEÇERLİLİK : Turkish Turkish

geçerli olma durumu, geçerlik

GEÇERLİLİK : Turkish Turkish

ir kavramın, bir yargının, mantık ya da anlamı ve değeri bakımından onaylanabilir olması

GEÇERSİZ : Turkish Turkish

yürürlükten çıkarılmış, hükümsüz

GEÇERSİZ : Turkish Turkish

geçerli olmayan, değer taşımayan

GEÇERSİZLEŞTİRME : Turkish Turkish

geçersiz duruma getirme

GEÇERSİZLEŞTİRMEK : Turkish Turkish

geçersiz duruma getirmek

GEÇERSİZLİK : Turkish Turkish

geçersiz olma durumu, hükümsüzlük

GECESEFASI, -NI : Turkish Turkish

ıkiçeneklilerden gece açan küçük kokulu çiçekleri olan, otsu bir bitki (mirabilis jalapa)

GECESEFASIGİLLER : Turkish Turkish

örnek bitkisi gecesefası olan bitki familyası

GECEYANIĞI, -NI : Turkish Turkish

uçuk gibi, birdenbire oluşan kabarcıklı deri döküntülerine verilen ad

GECEYİ GÜNDÜZE KATMAK : Turkish Turkish

üyük çaba göstermek

GEÇİCİ : Turkish Turkish

çok sürmeyen, kısa süren

GEÇİCİ : Turkish Turkish

kısa ve belli bir süre için olan, geçeğen, °muvakkat, °palyatif

GEÇİCİ : Turkish Turkish

ulaşan, bulaşıcı (hastalık), °sari

GEÇİCİ MADDE : Turkish Turkish

yasa, tüzük ve yönetmeliklerde belirli bir süre geçerli olan madde

GEÇİCİLİK : Turkish Turkish

geçici olma durumu

GECİKİŞ : Turkish Turkish

gecikmek eylemi ya da biçimi

GECİKME : Turkish Turkish

geç kalma

GECİKME : Turkish Turkish

eklenen zamandan geç kalma, °rötar

GECİKMEK : Turkish Turkish

geç kalmak, herhangi bir işi kararlaştırılan zamandan sonra yapmak

GECİKMELİ : Turkish Turkish

gecikmesi olan, tehirli, rötarlı

GECİKMESİZ : Turkish Turkish

gecikmesi olmayan