Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
GÜRLÜK : Turkish Turkish

verimlilik, °feyiz

GURME : Turkish Turkish

yemekten ve içkiden anlayan, bunların tadına varabilen kişi

GÜRUH : Turkish Turkish

değersiz, aşağı görülen, küçümsenen topluluk, derinti, sürü

GÜRÜL : Turkish Turkish

ol ve gür çıkan ya da akan şeylerin sesini anlatır

GURULDAMA : Turkish Turkish

gur gur sesi çıkma, gurultu

GURULDAMAK : Turkish Turkish

(sindirim yollarından sıvı ya da gaz geçerken) gur gur diye ses çıkarmak

GÜRÜLDEMEK : Turkish Turkish

çok hızlı ve gürültülü ses çıkarmak: dere gürüldeyerek akıyor

GURULTU : Turkish Turkish

guruldama sesi

GÜRÜLTÜ : Turkish Turkish

aralarında uyum bulunmayan düzensiz seslerin tümü, patırtı, °şamata

GÜRÜLTÜ : Turkish Turkish

irçok kişinin karıştığı kavga, karışıklık ya da tartışma

GÜRÜLTÜ ÇIKARMAK (ETMEK YA DA YAPMAK) : Turkish Turkish

düzensiz ve rahatsız edici sesler çıkarmak

GÜRÜLTÜ ÇIKARMAK (ETMEK YA DA YAPMAK) : Turkish Turkish

kavga, karışıklık, tartışma çıkarmak

GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİ : Turkish Turkish

işitme ve sinir bozukluğuna neden olan sesler

GÜRÜLTÜ PATIRTI : Turkish Turkish

kavga gürültü

GÜRÜLTÜCÜ : Turkish Turkish

gürültü yapan ya da gürültü çıkaran (kimse)

GÜRÜLTÜCÜ : Turkish Turkish

olayları büyüten, telaşlı, velveleci

GÜRÜLTÜCÜLÜK : Turkish Turkish

gürültücü olma durumu

GÜRÜLTÜLÜ : Turkish Turkish

gürültüsü olan

GÜRÜLTÜLÜ : Turkish Turkish

karışık olaylarla dolu

GÜRÜLTÜLÜ PATIRTILI : Turkish Turkish

çok gürültülü ve karışık

GÜRÜLTÜÖLÇER : Turkish Turkish

değişik sıklıktaki seslerin kulak üzerindeki etkisini ölçen ve sıklığını belirleyen aygıt, °psofometre

GÜRÜLTÜÖLÇÜM : Turkish Turkish

gürültüölçerle gürültüleri ölçme tekniği

GÜRÜLTÜÖNLER : Turkish Turkish

gürültünün şiddetini engellemek ya da azaltmak için kullanılan (gereç)

GÜRÜLTÜSÜZ : Turkish Turkish

gürültüsü olmayan; gürültü çıkarmayan

GÜRÜLTÜSÜZ : Turkish Turkish

kimseyi tedirgin etmeyen ya da kimsenin dikkatini çekmeyen