Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

HAYDİ HAYDİ : Turkish Turkish

ol bol, kolay kolay

HAYDİ HAYDİ : Turkish Turkish

olsa olsa, en çoğu

HAYDİ ORADAN : Turkish Turkish

kovmak, azarlamak için kullanılır

HAYDİ ORADAN : Turkish Turkish

- hadi canım sende

HAYDİN : Turkish Turkish

ısteklendirme, davrandırma için kullanılan haydi ünleminin birden çok kişiye seslenirken emir kipine göre aldığı biçim

HAYDİNDİ : Turkish Turkish

çabuk ol, acele et anlamında kullanılır

HAYDİSENE, HADİSENE : Turkish Turkish

haydi ünleminin buyurma, dilek bildiren pekiştirmeli biçimi

HAYDUT : Turkish Turkish

silahlı soygun yapan kimse, °eşkıya, °şaki

HAYDUT : Turkish Turkish

yaramaz, sevimli çocuk

HAYDUT GİBİ : Turkish Turkish

insana korku veren iriyarı (kimse)

HAYDUT GİBİ : Turkish Turkish

yaramaz ve sevimli çocuklar için kullanılır

HAYDUTÇA : Turkish Turkish

haydut gibi

HAYDUTLAŞMAK : Turkish Turkish

haydut gibi olmak

HAYDUTLUK : Turkish Turkish

haydut olma durumu ya da haydutça iş, şakilik, °şekavet

HAYDUTLUK ETMEK : Turkish Turkish

haydut gibi davranmak

HAYHAY : Turkish Turkish

"ısteyerek, seve seve, elbette" anlamlarında onama bildirir

HAYHUY : Turkish Turkish

herkesin aynı anda konuşmasından ya da eğlenmesinden oluşan gürültü

HAYHUY : Turkish Turkish

oş ve sonuçsuz çaba

HAYIF, -YFI : Turkish Turkish

haksızlık, insafsızlık

HAYIF, -YFI : Turkish Turkish

acınma, üzülme

HAYIF, -YFI : Turkish Turkish

vah! heyhat! yazık!

HAYIFLANMAK : Turkish Turkish

acınmak, üzülmek, yerinmek, esef etmek

HAYIN : Turkish Turkish

hain

HAYIR : Turkish Turkish

"yok, öyle değil, olmaz" anlamında onamama, yadsıma sözcüğü

HAYIR : Turkish Turkish

olumsuz tümcelerdeki olumsuz anlamı pekiştirir