Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
HİDROTİMETRİ : Turkish Turkish

sertlikölçüm

HİDROZOL, -LÜ : Turkish Turkish

sıvı durumundaki koloitlere verilen ad

HİDRÜR : Turkish Turkish

ir element ya da bileşikle hidrojen bileşimi

HIFZ ETMEK : Turkish Turkish

- hıfzetmek

HIFZ, -FZI : Turkish Turkish

saklama, koruma

HIFZ, -FZI : Turkish Turkish

ezberleme, akılda tutma

HIFZA ÇALIŞMAK : Turkish Turkish

kuran'ı ezberlemeye çalışmak

HIFZETMEK : Turkish Turkish

saklamak, korumak

HIFZETMEK : Turkish Turkish

aklında tutmak, bellemek

HIFZISSIHHA : Turkish Turkish

sağlıklı yaşamak için bedenin ve çevrenin temiz tutulmasıyla ilgili önlemlerin tümü

HIFZISSIHHA : Turkish Turkish

sağlık bilgisi, °hijyen

HİGROFİL : Turkish Turkish

nemcil

HİGROMETRE : Turkish Turkish

nemölçer

HİGROSKOP, -PU : Turkish Turkish

ir tür nemölçer

HİGROSKOPİK : Turkish Turkish

nemçeker

HİGROSTAT : Turkish Turkish

nemdenetir

HİGROTROPİZM : Turkish Turkish

nemeyönelim

HİJYEN : Turkish Turkish

sağlık korumayla ilgilenen tıp dalı, sağlıkbilgisi

HİJYENİK : Turkish Turkish

sağlık korumasına uygun, temiz, sağlıksal, °sıhhi

HIK : Turkish Turkish

hıçkırırken boğazdan çıkan ses

HIK DEMİŞ (ANASININ, BABASININ) BURNUNDAN DÜŞMÜŞ : Turkish Turkish

her durumuyla (anasına, babasına) çok benziyor

HIK MIK ETMEK : Turkish Turkish

ir işten kaçmak için bahaneler ileri sürmeye çalışmak

HIK MIK ETMEK : Turkish Turkish

sorulan bir soruya açık seçik olmayan, belirsiz yanıtlar vermek

HIK TUTMAK : Turkish Turkish

- hıçkırık tutmak

HİKÂYE : Turkish Turkish

ir olayın sözlü ya da yazılı olarak anlatılması