Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
İKİNCİ ZAR : Turkish Turkish

itkilerde tohumu örten zarların dıştan ikincisi

İKİNCİL : Turkish Turkish

sırada önem bakımından ikinci derecede olan, °tali

İKİNCİLİK : Turkish Turkish

ıkinci olma durumu

İKİNCİLLİK : Turkish Turkish

ıkincil olma durumu

İKİNDİ : Turkish Turkish

öğle ile akşam arasındaki süre

İKİNDİ ÜSTÜ : Turkish Turkish

- ikindiüstü

İKİNDİDEN SONRA DÜKKÂN AÇMAK : Turkish Turkish

ir işe başlamakta geç kalmak

İKİNDİLEYİN : Turkish Turkish

ıkindi vaktinde, ikindide

IKINDIRMAK : Turkish Turkish

ikınmasına yol açmak

IKINDIRMAK : Turkish Turkish

doğum sırasında kadının ıkınmasını sağlamak

İKİNDİÜSTÜ : Turkish Turkish

ıkindiye doğru

İKİNDİYİN : Turkish Turkish

ıkindi vaktinde

İKINIP SIKINMAK : Turkish Turkish

ir iş yapabilmek için kendini çok zorlamak

IKINMA : Turkish Turkish

ikınmak eylemi

IKINMAK : Turkish Turkish

herhangi bir nedenle soluğunu içinde tutarak kendini zorlamak

IKINMAK : Turkish Turkish

herhangi bir nedenle soluğunu içinde tutarak kendini zorlamak

IKINMAK : Turkish Turkish

peklikte ya da doğum sırasında soluğunu tutarak kasları zorlamak

IKINMAK : Turkish Turkish

herhangi bir nedenle soluğunu içinde tutarak kendini zorlamak

IKINMAK : Turkish Turkish

peklikte ya da doğum sırasında soluğunu tutarak kasları zorlamak

IKINTI : Turkish Turkish

ikınmak eylemi

İKİPARTİLİLİK : Turkish Turkish

siyasal yaşama yalnız iki partinin egemen olması

İKİRCİK : Turkish Turkish

ışkil, kuşku, kuruntu

İKİRCİK : Turkish Turkish

kararsızlık, °tereddüt

İKİRCİKLENME : Turkish Turkish

ıkirciklenmek eylemi, kuşkulanma

İKİRCİKLENMEK : Turkish Turkish

ışkillenmek, kuşkulanmak