Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

İMLENMEK : Turkish Turkish

ımle gösterilmek, anlatılmak, belirtilmek

İMLİ : Turkish Turkish

üzerinde imi olan, imle belirtilmiş olan, işaretli

İMMORAL : Turkish Turkish

töretanımaz

İMMORALİZM : Turkish Turkish

töretanımazlık

İMMÜNOLOJİ : Turkish Turkish

ağışıklıkbilim

İMPARATOR : Turkish Turkish

ir imparatorluğu yöneten kimse

İMPARATORİÇE : Turkish Turkish

ımparator karısı

İMPARATORİÇE : Turkish Turkish

ımparatorluğu yöneten kadın

İMPARATORLUK : Turkish Turkish

ımparator olma durumu ya da sanı

İMPARATORLUK : Turkish Turkish

kendi topraklarında oturan çeşitli ulusları egemenliği altında toplayan devlet biçimi

İMPARATOROTU, -NU : Turkish Turkish

maydanozgillerden, baharlı ve yakıcı olan kökü hekimlikte kullanılan bir otsu bitki (peucedanum imperatoria)

İMPORT : Turkish Turkish

-- dışalım

İMRAHOR : Turkish Turkish

padişah ahırlarına ve onlarla ilgili gereçlere bakmakla görevli kimse

İMREN : Turkish Turkish

görülen bir şeyi ya da benzerini edinme isteği, °gıpta

İMRENCE : Turkish Turkish

herkesçe imrenilen şey ya da kimse

İMRENDİRME : Turkish Turkish

ımrendirmek eylemi

İMRENDİRMEK : Turkish Turkish

ımrenmesine yol açmak

İMRENİLMEK : Turkish Turkish

ımrenmek eylemi yapılmak

İMRENİŞ : Turkish Turkish

ımrenmek eylemi ya da biçimi

İMRENME : Turkish Turkish

ımrenmek eylemi, °gıpta

İMRENMEK : Turkish Turkish

eğenilen, hoşlanılan bir şeyi edinme ya da bir yiyeceği yeme isteğiniduymak

İMRENMEK : Turkish Turkish

eğenilen blr kişi ya da şeye benzemeyi istemek, gıpta etmek

İMRENTİ : Turkish Turkish

ımrenme, °gıpta

İMSAK ETMEK : Turkish Turkish

ir şeyden el çekerek nefsine hâkim olmak

İMSAK, -Kİ : Turkish Turkish

ir şeyden el çekerek nefsine hâkim olma, °perhiz