Multilingual Turkish Dictionary Turkish Turkish

İNSAN ELİ DEĞMEMİŞ ( YA DA DOKUNMAMIŞ) : Turkish Turkish

akımsız kalmış yer

İNSAN ETİ YEMEK : Turkish Turkish

irini çekiştirmek

İNSAN EVLADI : Turkish Turkish

iyi insan, iyilik bilen, iyilik yapmasını seven

İNSAN GİBİ : Turkish Turkish

insanlara yaraşır biçimde

İNSAN GÖNLÜNÜN ARTIĞINI SÖYLER : Turkish Turkish

insanların şaka yaparken içlerinden geçeni yansıttıklarını anlatır

İNSAN GÖRE GÖRE, HAYVAN SÜRE SÜRE : Turkish Turkish

insanlar bir işi görerek, hayvanlarsa insanların onlara istediklerini sürekli yaptırmasıyla öğrenmektedir

İNSAN HALİ : Turkish Turkish

olabilir, hoş karşılamak gerekir

İNSAN İÇİNE ÇIKMAK : Turkish Turkish

toplum içine karışmak, başkalarıyla ilişki kurmak

İNSAN İNSANIN ACISINI (ZEHRİNİ) ALIR : Turkish Turkish

insan sıkıntısını, üzüntüsünü birisiyle paylaşarak azaltır

İNSAN KONUŞA KONUŞA, HAYVAN KOKLAŞA KOKLAŞA : Turkish Turkish

insanlar konuşarak birbirlerini daha iyi anlarlar

İNSAN KURUSU : Turkish Turkish

çok zayıf

İNSAN KUŞ MİSALİ : Turkish Turkish

uzakça bir yere gidildiğinde söylenir

İNSAN MÜSVEDDESİ : Turkish Turkish

ir insanda bulunması gerekli niteliklerden yoksun olan

İNSAN OĞLU : Turkish Turkish

- insanoğlu

İNSAN SARRAFI : Turkish Turkish

- adam sarrafı

İNSANBİÇİMCİLİK : Turkish Turkish

ınsanın niteliklerinin başka bir varlığa, özellikle tanrı'ya aktarılması eğilimi, °antropomorfizm

İNSANBİLİM : Turkish Turkish

ınsanın kökenini, evrimini, dirimbilimsel özelliklerini, toplumsal ve ekinsel yönlerini inceleyen bilim, °antropoloji

İNSANBİLİMCİ : Turkish Turkish

ınsanbilim uzmanı, °antropolog

İNSANBİLİMSEL : Turkish Turkish

ınsanbilimle ilgili, insanbilime değgin, °antropolojik

İNSANCA : Turkish Turkish

ınsana yakışır biçimde, °insani

İNSANCA : Turkish Turkish

ınsan bakımından

İNSANCI : Turkish Turkish

ınsancıl, °hümanist

İNSANCIK : Turkish Turkish

küçük ya da zavallı insan

İNSANCIL : Turkish Turkish

ınsana değer veren

İNSANCIL : Turkish Turkish

ınsancılık yanlısı olan, °hümanist