Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
İYİLEŞTİRMEK : Turkish Turkish

ıyileşmesini sağlamak, sağaltmak, tedavi etmek

İYİLEŞTİRMEK : Turkish Turkish

eksikliğini, bozukluğunu gidermek, ıslah etmek

İYİLİK : Turkish Turkish

ıyi olma durumu, °salah

İYİLİK : Turkish Turkish

karşılık beklenilmeden yapılan yardım, kayrı, °lütuf, °kerem, °ihsan,°inayet

İYİLİK : Turkish Turkish

sağlığı yerinde olma durumu, esenlik

İYİLİK : Turkish Turkish

yarar ya da elverişlilik, °nimet

İYİLİK BİLMEK : Turkish Turkish

kendisine yapılan iyiliği unutmamak

İYİLİK ETMEK ( YA DA YAPMAK) : Turkish Turkish

yararlı işler yapmak, yardımcı olmak

İYİLİK GÖRMEK : Turkish Turkish

maddi, manevi yardım görmek

İYİLİK PERİSİ : Turkish Turkish

maddi, manevi yardımda bulunan (kimse)

İYİLİK SAĞLIK ( YA DA İYİLİK GÜZELLİK) : Turkish Turkish

nasılsınız sorusuna karşılık olarak sağlıklı ve iyi durumda olunduğunu anlatır

İYİLİKBİLİR : Turkish Turkish

değerbilir, °kadirtinas

İYİLİKBİLİRLİK : Turkish Turkish

değerbilirlik, kadirşinaslık

İYİLİKBİLMEZ : Turkish Turkish

yapılan iyiliğin değerini bilmeyen (kimse), °nankör

İYİLİKBİLMEZLİK : Turkish Turkish

yapılan iyiliğin değerini bilmeme, nankörlük

İYİLİKÇİ : Turkish Turkish

herkesin iyiliğini isteyen, herkese iyilik etmesini seven, hayırsever, °hayırhah

İYİLİKÇİLİK : Turkish Turkish

ıyilikçi olma durumu

İYİLİKİ DOKUNMAK : Turkish Turkish

yararlı olmak, yararını görmek

İYİLİKLE : Turkish Turkish

tatlı dille, iyi davranışla

İYİLİKSEVER : Turkish Turkish

ıyilikçi, hayırsever

İYİLİKSEVERLİK : Turkish Turkish

ıyiliksever olma durumu, hayırseverlik, lütufkârlık

İYİMSER : Turkish Turkish

genel olarak her düşünce ve eylemi iyi olarak değerlendiren, "kötümser" karşıtı, °nikbin, °optimist

İYİMSERLEŞME : Turkish Turkish

ıyimser duruma gelme

İYİMSERLEŞMEK : Turkish Turkish

ıyimser duruma gelmek

İYİMSERLİK : Turkish Turkish

genel olarak her düşünce ve eylemi iyi olarak değerlendiren bir tutum ya da kişilik özelliği, nikbinlik, °optimizm