Turkish Turkish
KAPANCA : Turkish Turkish
düzen, hile
KAPANCA : Turkish Turkish
tütün fidelerini örtmek için kullanılan hasır ya da ottan örtü
KAPANDUYGU : Turkish Turkish
yalnız başına ilerleyen, öbür hastalıklı durumlara bağlı olmayan hastalık, °idiopati
KAPANIK : Turkish Turkish
kapanmış
KAPANIK : Turkish Turkish
ıç karartıcı, ruh sıkıcı
KAPANIK : Turkish Turkish
kaçınık
KAPANIKLIK : Turkish Turkish
kapanık olma durumu
KAPANIKLIK : Turkish Turkish
ıç karartıcı olma durumu
KAPANIN ELİNDE KALMAK : Turkish Turkish
çok istenir ve aranır olmak
KAPANIN ELİNDE KALMAK : Turkish Turkish
ir şeyden ancak çabuk davranabilenler yararlanmak
KAPANIŞ : Turkish Turkish
kapanmak eylemi ya da biçimi
KAPANMA : Turkish Turkish
kapanmak eylemi
KAPANMAK : Turkish Turkish
kapalı duruma gelmek
KAPANMAK : Turkish Turkish
dışarıyla ilişiğini kesmek
KAPANMAK : Turkish Turkish
çalışamaz, etkinliğini sürdüremez duruma getirilmek
KAPANMAK : Turkish Turkish
son verilmek, kesilmek
KAPANMAK : Turkish Turkish
yüzü, gövdesi bir yere gelecek biçimde eğilmek
KAPANMAK : Turkish Turkish
tatile girmek
KAPANMAK : Turkish Turkish
(yara için) ıyileşmek
KAPANMAK : Turkish Turkish
(göz için) kör olmak
KAPANMAK : Turkish Turkish
gökyüzü bulutlanmak
KAPANTI : Turkish Turkish
patlayıcı ünsüzün oluşmasından önceki boğumlanma noktasının kapanması
KAPANTILI : Turkish Turkish
ses yolunun kapanmasıyla oluşan (ünsüz)
KAPARİ : Turkish Turkish
yemişinden turşu yapılan gebreotunun bir adı
KAPARO : Turkish Turkish
pey akçesi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani