Turkish Turkish
KAPI BACA AÇIK : Turkish Turkish
korunmasız (yer)
KAPI ÇUHADARI : Turkish Turkish
osmanlı devlet örgütlerinde ayak işlerinde, özellikle postacılık görevinde kullanılan kimse
KAPI DIŞARI ETMEK : Turkish Turkish
kovmak, dışarı atmak
KAPI DUVAR : Turkish Turkish
çalındığında açılmayan kapı; ses seda çıkmayan yer
KAPI GİBİ : Turkish Turkish
iri vücutlu (kimse)
KAPI HALKI : Turkish Turkish
sadrazam, vezir, eyalet valileri, beylerbeyleri gibi devlet büyükleri yanında hizmet gören kimselere verilen genel ad
KAPI HALKI : Turkish Turkish
zengin ve büyük bir evde çalışanların tümü
KAPI KADAR : Turkish Turkish
eni ve uzunluğu çok olan
KAPI KAPAMACA : Turkish Turkish
tümden, toptan, hepsi, hep birden
KAPI KAPI ARAMAK : Turkish Turkish
her yeri aramak
KAPI KAPI DOLAŞMAK ( YA DA GEZMEK) : Turkish Turkish
ev ev gezmek
KAPI KAPI DOLAŞMAK ( YA DA GEZMEK) : Turkish Turkish
her devlet dairesine başvurmak
KAPI KARŞI : Turkish Turkish
irbirine çok yakın iki komşunun durumu
KAPI KETHÜDASI : Turkish Turkish
osmanlı egemenliği altındaki beyliklerin, yabancı devletlerin, eyalet valilerinin, vezir ve beylerbeylerinin devletle ilgili işlerine bakan görevli
KAPI KOLU : Turkish Turkish
kapıyı açmaya ya da kapamaya yarayan genellikle metalden yapılmış nesne
KAPI MANDALI : Turkish Turkish
işe karıştırılmayan, kendisine önem verilmeyen kimse
KAPI YAPMAK : Turkish Turkish
ir şey istemek ya da söylemek için karşısındakini önceden başka sözlerle hazırlamak
KAPI YAPMAK : Turkish Turkish
ev gezmesi yapmak
KAPI YOLDAŞI : Turkish Turkish
aynı yerde ve görevde çalışanlardan her biri
KAPICI : Turkish Turkish
daire, otel, apartman gibi büyük yapılarda bekçilik, temizlik, alışveriş gibi işlerle görevli kimse
KAPICI : Turkish Turkish
osmanlı devlet örgütünde saray kapılarını bekleyen görevli sınıfı
KAPICIK : Turkish Turkish
yumurtacığın tepesinde bulunan ve yumurtacık zarlarının iyice itişmemesinden oluşan ağız
KAPICILIK : Turkish Turkish
kapıcının işi
KAPIDA KALMAK : Turkish Turkish
içeri girememek
KAPIDAN ÇEVİRMEK : Turkish Turkish
geri döndürmek, kabul etmemek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani