Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
KENDİRCİLİK : Turkish Turkish

kendir yetiştirme işi

KENDİRGİLLER : Turkish Turkish

ıkiçeneklilerden, kendir, şerbetçiotu, hintkeneviri gibi bitkileri içine alan bir familya

KENE : Turkish Turkish

koyun, köpek gibi memelilerin derisinde asalak olarak yaşayan, bulaşıcı sayrılıklara neden olan böceklerin genel adı, sakırga

KENE : Turkish Turkish

aşkalarının sırtından geçinen, asalak, sömürgen

KENE : Turkish Turkish

koyun, köpek gibi memelilerin derisinde asalak olarak yaşayan, bulaşıcı sayrılıklara neden olan böceklerin genel adı, sakırga

KENE : Turkish Turkish

aşkalarının sırtından geçinen, asalak, sömürgen

KENE GİBİ YAPIŞMAK : Turkish Turkish

istenmediği halde birinin peşini bırakmamak, yakasını bırakmamak

KENEF : Turkish Turkish

ayakyolu

KENEF : Turkish Turkish

pis, berbat, çirkef

KENEGÖZ : Turkish Turkish

çok küçük gözlü (kimse)

KENELER : Turkish Turkish

eklembacaklı hayvanlardan, örümceğimsiler sınıfına giren bir takım

KENEOTU, -NU : Turkish Turkish

sütleğengillerden, tropik bölgelerde yetişen, ağaç ya da ağaççık durumunu alabilen, tohumlarından koyu bir bitkisel yağ elde edilen, bir yıllık otsu bitki (ricinus communis)

KENET : Turkish Turkish

ıki sert cismi birbirine bağlamaya yarayan; iki ucu sivri ve kıvrık metal parça

KENET ETMEK : Turkish Turkish

kenetle birbirine bağlamak

KENET GİBİ YAPIŞMAK : Turkish Turkish

çok yakın dost olmak, sıkı fıkı olmak

KENET MİLİ : Turkish Turkish

çatı ve öteki parçaların birleştirilmesinde kullanılan metal perçinler

KENETLEME : Turkish Turkish

kenetlemek eylemi

KENETLEMEK : Turkish Turkish

kenetle tutturmak ya da kenetle birbirine bağlamak

KENETLEMEK : Turkish Turkish

irbirine geçirerek bağlamak

KENETLEMEK : Turkish Turkish

sıkıca birbirinin üzerine kapamak

KENETLENİŞ : Turkish Turkish

kenetlenmek eylemi ya da biçimi

KENETLENME : Turkish Turkish

kenetlenmek eylemi

KENETLENMEK : Turkish Turkish

kenetlemek eylemi yapılmak

KENETLENMEK : Turkish Turkish

ir konuda aynı tutum ve davranışı göstermek

KENETLENMEK : Turkish Turkish

açılamayacak biçimde sıkıca birbirinin üzerine kapanmak