Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
EYYAM GÖRMÜŞ ( YA DA SÜRMÜŞ) : Turkish Turkish

iyi günler görmüş, mutlu zamanlar yaşamış

EYYAM OLA : Turkish Turkish

"havanın iyi olmasını dilerim" anlamında bir söz

EYYAMCI : Turkish Turkish

güncel duruma uyarak fikir ve davranış değiştiren, fırsatçı, °oportünist

EYYAMCI : Turkish Turkish

gününü dilediğince geçiren, gününü gün eden

EYYAMCILIK : Turkish Turkish

eyyamcı olma durumu, fırsatçılık, °oportünizm

EZA : Turkish Turkish

üzme, sıkıntı verme, üzgü

EZA : Turkish Turkish

üzme, sıkıntı verme, üzgü

EZAN : Turkish Turkish

ıslamlıkta namaz vaktini bildirmek için müezzinin yaptığı çağrı

EZANİ : Turkish Turkish

ezanla ilgili

EZANİ SAAT : Turkish Turkish

güneşin batışında 12'yi gösterecek biçimde ayarlanan saat

EZBER : Turkish Turkish

ir metni ya da bir sözü eksiksiz yineleyebilecek biçimde akılda tutma

EZBER : Turkish Turkish

ezber edilecek şiir, metin

EZBER ETMEK : Turkish Turkish

ezberleyerek akılda tutmak

EZBERCİ : Turkish Turkish

dersini anlayarak değil de, sözcük sözcük belleyen (öğrenci), °hafız

EZBERCİLİK : Turkish Turkish

ezberci olma durumu

EZBERDEN : Turkish Turkish

ezber olarak

EZBERDEN : Turkish Turkish

ilmeden, düşünmeden

EZBERE : Turkish Turkish

ezberleyerek

EZBERE : Turkish Turkish

aslını, gerçeğini anlamadan, bilmeden, düşünmeden, incelemeden

EZBERE : Turkish Turkish

ezberleyerek, bir yere bakmadan

EZBERE ANLATMAK : Turkish Turkish

okunan bir şeyi olduğu gibi, bozmadan anlatmak

EZBERE İŞ GÖRMEK : Turkish Turkish

incelemeden gelişigüzel yapmak

EZBERE KONUŞMAK : Turkish Turkish

ilmeden, aslını arayıp sormadan konuşmak

EZBERİNDE : Turkish Turkish

elleğinde

EZBERLEMEK : Turkish Turkish

ir şeyi olduğu gibi çokça düşünmeksizin akılda tutmak, bellemek, ezber etmek, °hıfzetmek