Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
CASSOCK : English Turkish Redhouse

cas.sockkäs'ık isim papaz cüppesi

CAST : English Turkish Redhouse

castkäst fiil (cast)
atmak, fırlatmak, savurmak.
(bakış v.b.) çevirmek, yöneltmek, atfetmek.
(oy) vermek.
rol taksimi yapmak

CAST A HOROSCOPE : English Turkish Redhouse

zayiçesine bakmak

CAST A SHADOW : English Turkish Redhouse

gölge yapmak

CAST A SLUR ON : English Turkish Redhouse

-e leke sürmek,
i lekelemek

CAST A SPELL ON : English Turkish Redhouse

-i büyülemek,
e büyü yapmak

CAST A SPELL UPON : English Turkish Redhouse

üyü yapmak

CAST A VOTE : English Turkish Redhouse

oy vermek

CAST ABOUT : English Turkish Redhouse

düşünmek, tasarlamak

CAST ANCHOR : English Turkish Redhouse

demir atmak, demirlemek

CAST AWAY : English Turkish Redhouse

çöpe atmak.
ıssız adada bırakmak

CAST DOWN : English Turkish Redhouse

devirmek.
canını sıkmak

CAST IN ONE'S LOT WITH : English Turkish Redhouse

irinin kaderine bağlanmak

CAST IRON : English Turkish Redhouse

dökme demir, font

CAST LOOSE : English Turkish Redhouse

çözmek, ayırmak

CAST OF MIND : English Turkish Redhouse

düşünüş şekli

CAST OFF : English Turkish Redhouse

reddetmek.
denizcilikle ilgili alarga etmek

CAST ONE'S BREAD UPON THE WATERS : English Turkish Redhouse

karşılığını beklemeden iyilik etmek

CAST SOMETHING ADRIFT : English Turkish Redhouse

ir şeyi akıntıya bırakmak

CASTANET : English Turkish Redhouse

cas.ta.netkästınet' isim kastanyet, İspanyol çalparası

CASTAWAY : English Turkish Redhouse

cast.a.waykäst'ıwey isim deniz kazasına uğrayıp ıssız bir kıyıda mahsur kalan kimse

CASTE : English Turkish Redhouse

castekäst isim kast

CASTER : English Turkish Redhouse

cast.erkäs'tır isim
dökümcü.
(mobilyaya takılan) küçük tekerlek

CASTER SUGAR : English Turkish Redhouse

İngiliz İngilizcesipudraşeker

CASTIGATE : English Turkish Redhouse

cas.ti.gatekäs'tıgeyt fiil
paylamak, azarlamak.
kınamak