Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
LET SOMETHING GO BY THE BOARD : English Turkish Redhouse

fırsatı kaçırmak.
bir şeyden vazgeçmek

LET SOMETHING SLIDE : English Turkish Redhouse

işi oluruna bırakmak

LET SOMETHING SLIP : English Turkish Redhouse

bir şeyi ağzından kaçırıvermek.
fırsatı kaçırmak

LET THE CAT OUT OF THE BAG : English Turkish Redhouse

konuşma diligizli bir şeyi söylemek; baklayı ağzından çıkarmak: Don't let the cat out of the bag! Sakın ağzından kaçırma!

LET THE SIDE DOWN : English Turkish Redhouse

ekleneni yapmayarak arkadaşlarını büyük bir hayal kırıklığına uğratmak

LET THE WATER STAND FOR THREE DAYS. : English Turkish Redhouse

Suyu üç gün dinlendir

LET THINGS STAND FOR NOW. : English Turkish Redhouse

Şimdilik her şey olduğu gibi kalsın

LET UP : English Turkish Redhouse

yumuşamak, sertliğini kaybetmek.
(yağmur) kesilmek, dinmek

LET US PART FRIENDS. : English Turkish Redhouse

Dost olarak ayrılalım./Dost kalalım

LET WELL ENOUGH ALONE : English Turkish Redhouse

olanla yetinmek

LET X EQUAL 2Y. : English Turkish Redhouse

x'in 2y'ye eşit olduğunu farzedelim

LET'S CALL IT QUITS! : English Turkish Redhouse

Haydi bırakalım artık!/Paydos edelim!/Haydi vazgeçelim!

LET'S DO IT; NOBODY'LL BE ANY THE WISER. : English Turkish Redhouse

Onu yapalım. Kimsenin haberi olmaz

LET'S GET THIS SHOW ON THE ROAD! : English Turkish Redhouse

Haydi başlayalım!

LETHAL : English Turkish Redhouse

le.thalli'thıl sıfat öldürücü

LETHARGIC : English Turkish Redhouse

le.thar.gicsıfat
uyuşuk.
tıbbi letarqik

LETTER OF CONDOLENCE : English Turkish Redhouse

aşsağlığı mektubu

LETTER OF CREDIT : English Turkish Redhouse

ticaretakreditif, kredi mektubu

LICENSE TAG : English Turkish Redhouse

otomotivplaka

LICHEN : English Turkish Redhouse

li.chenlay'kın isim, botanik liken

LICK : English Turkish Redhouse

licklîk fiil
yalamak.
alev gibi yalayıp geçmek.
argo dayak atmak.
argo üstün gelmek, yenmek. isim yalama, yalayış

LICK CLEAN : English Turkish Redhouse

yalayıp temizlemek

LICK INTO SHAPE : English Turkish Redhouse

içim vermek

LICK ONE'S CHOPS : English Turkish Redhouse

düşündükçe ağzı sulanmak

LICK SOMEONE'S BOOTS : English Turkish Redhouse

irinin elini eteğini öpmek, birine dalkavukluk etmek