English To Turkish
DECURRENT : English Turkish
adj. decurrent, (Botanik) dalın başından aşağı uzanan (yapraklar hakkında)
DECUSSATE : English Turkish
adj. çapraz, çaprazlama
DECUSSATION : English Turkish
n. çapraz şeklinde olma, kesişme, X şeklinde olan birleşme yeri
DEDANS : English Turkish
n. dedans, izleyiciler için file ile ayrılmış olan tenis kortu setinin sonundaki bölme; o bölmede bulunan seyirciler
DEDICATE : English Turkish
v. adamak, vermek; tahsis etmek; ithaf etmek, hizmete sunmak
DEDICATED : English Turkish
adj. ithaf olunmuş, verilmiş
DEDICATED COMPUTERS : English Turkish
özel görevi olan bilgisayar, özel alanda hizmet sağlamak için tahsis edilmiş bilgisayar (bilgi terminalinde olduğu gibi)
DEDICATED TO : English Turkish
-e adanmış,
e bağlı; bir şeyi birine tahsis etme
DEDICATION : English Turkish
n. tahsis edilmiş, ithaf
DEDICATIONAL : English Turkish
adj. adanmışlığa ilişkin, adanma ile ilgili veya adama görevi olan (bağlılık, takdis, övgü)
DEDICATIVE : English Turkish
adj. adanmışlığa ilişkin, adanma ile ilgili veya adama görevi olan (bağlılık, takdis, övgü)
DEDICATOR : English Turkish
n. adayan, tahsis eden
DEDICATORY : English Turkish
adj. ithaf olarak
DEDIFFERENTIATE : English Turkish
v. dedifferentiate, bir hücreyi genel veya daha ilkel duruma geri getirmek (Bioyoloji)
DEDIFFERENTIATION : English Turkish
n. dedifferentiation, bir hücreyi genel veya daha ilkel duruma geri getirme (Bioyoloji)
DEDUCE : English Turkish
v. anlamak; sonuç çıkarmak; gelişimini izlemek
DEDUCIBILITY : English Turkish
n. çıkarım yapabilme, mantık kullanarak sonuca varabilme
DEDUCIBLE : English Turkish
adj. anlaşılabilir, sonuç çıkarılabilir
DEDUCT : English Turkish
v. çıkarmak, düşmek; hesaptan indirmek
DEDUCT TARE : English Turkish
v. darasını düşmek
DEDUCTABLE : English Turkish
adj. düşülebilir, (Avustralya İngilizcesi) çıkarılabilir, hesaptan indirilebilir, çıkarılabilir veya kaldırılabilir
DEDUCTIBILITY : English Turkish
n. düşülebilirlik, çıkarılabilme, çıkarılabilir veya kaldırılabilir olma
DEDUCTIBLE : English Turkish
adj. düşülebilir; çıkarılabilir; indirimli
DEDUCTIBLES : English Turkish
n. düşülecekler, çıkarılabilecekler, çıkarılabilir veya kaldırılabilir olan şeyler
DEDUCTION : English Turkish
n. çıkarılan miktar, kesinti, indirim; çıkarma, sonuç, sonuç çıkarma, tümdengelim
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani