English To Turkish
CUT IT SHORT, PLEASE : English Turkish
kısa kesin lütfen
CUT LOOSE : English Turkish
çözmek, açmak, sökmek, baskıdan kurtarmak, kendini tutmamak, vazgeçmek, ayrılmak, cıvıtmak
CUT LUNCH : English Turkish
n. cut lunch, (Avustralya) yemek kutusu, paketlenmiş öğle yemeği, başka bir yerde yenmesi için paketlenmiş hafif öğle yemeği
CUT NO ICE : English Turkish
v. inandıramamak, etkileyememek; etkilemeyi başaramamak; fayda etmemek, önemi olmamak
CUT OFF : English Turkish
v. kesmek, kesip koparmak, ayırmak, koparmak, son vermek, yok etmek, imha etmek, mahrum bırakmak
CUT OFF A CORNER : English Turkish
kestirmeden gitmek, kısa yol yapmak, daha kısa mesafeden geçmek
CUT OFF FROM CIVILIZATION : English Turkish
medeniyet ile ilişkisi olmayan, uygarlıktan soyutlanmış olan, modern dünyadan ayrılmış olan
CUT OFF HIS WILL : English Turkish
vasiyetinden çıkarttı, mirastan yoksun bıraktı, vasiyetinde bahsetmedi
CUT OFF IN HIS PRIME : English Turkish
hayatının baharında öldü, halen genç ve güçlü olduğu bir zamanda öldü
CUT OFF IN ITS PRIME : English Turkish
en parlak döneminde bıraktı, en iyi olduğu zaman bıraktı veya son verdi
CUT OFF ONE'S NOSE TO SPITE ONE'S FACE : English Turkish
v. papaza kızıp oruç bozmak, karşı kimseye zarar vermek için kendine zarar vermek
CUT OFF WITH A SHILLING : English Turkish
miraz bırakmamak, vasiyetinde çok az ve hiç miras bırakmamak
CUT ONE'S COAT ACCORDING TO CLOTH : English Turkish
ayağını yorganına göre uzatmak
CUT ONE'S OWN THROAT : English Turkish
indiği dalı kesmek, kendi gırtlağını kesmek
CUT ONE'S SUIT ACCORDING TO ONE'S CLOTH : English Turkish
ayağını yorganına göre uzatmak
CUT ONE'S WISDOM TEETH : English Turkish
olgunlaşmak
CUT ONESELF LOOSE : English Turkish
v. baskıdan kurtulmak
CUT OPEN : English Turkish
kesip açmak
CUT OUT : English Turkish
kesip çıkarmak, biçmek, yenmek, gölgede bırakmak, uzatmamak, kesmek, ayırmak, sürüden uzaklaştırmak, sollamak amacıyla şerit değiştirmek, oyundan çıkmak
CUT OUT A WINDOW : English Turkish
pencere için yer ayırmak, duvarda pencere için cam yer hazırlamak
CUT OUT AREA : English Turkish
ayrılmış olan bölge, ateşli silah kullanımın yasak olduğu özel bölge
CUT OUT FOR : English Turkish
adj. biçilmiş kaftan
CUT OUT FOR A SAILOR : English Turkish
denizci olmak için yaratılmış, gerçek denizci, doğuştan denizci
CUT OUT FOR HIM : English Turkish
içilmiş kaftan, ona göre yapılmış, ona göre özel dikilmiş, özel olarak onun için tasarlanmış
CUT OUT FOR IT : English Turkish
içilmiş kaftan, onun için yapılmış, onun için inşa edilmiş onun için tasarlanmış
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani