Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
DACRYOSOLENITIS : English Turkish

n. dakriyosolenit, gözyaşı kanalı iltihabı

DACRYOSTENOSIS : English Turkish

n. dakriyostenoz, gözyaşı kanalının büzme, gözyaşı kanalı daraltması

DACRYOSYRINX : English Turkish

n. dakriyosirenks, (Tıp) gözyaşı kanalının sıra dışı açılması; gözyaşı kanallarını sulamak için kullanılan şırınga

DACTYL : English Turkish

n. bir şiir ölçüsü

DACTYLIC : English Turkish

adj. daktilik, şiir ölçüsü ile ilgili (iki vurgusuz heceden önce gelen vurgulu hece kullanan şiir türü)

DACTYLIOGRAPHY : English Turkish

n. dactyliography, değeri taşlar üzerine yazma veya gravür yapma sanatı; sanat edebiyatı veya tarihi

DACTYLIOLOGY : English Turkish

n. dactyliology, parmaklara takılan yüzükler bilimi; değerli taşlar gravürü ilgili olan arkeoloji

DACTYLION : English Turkish

n. dactylion, orta parmak ucu

DACTYLITIS : English Turkish

n. daktilit, el ve ayak parmakları iltihabı

DACTYLOGRAM : English Turkish

n. parmak izi

DACTYLOGRAPH : English Turkish

n. daktilografi, parmak izi alma, bir kimsenin parmak izini kaydetme

DACTYLOGRAPHER : English Turkish

n. daktilografi uzmanı, parmak izi uzmanı olan kimse (kimlik teşhisi amacı olan parmak izi inceleyen bilim dalı)

DACTYLOGRAPHIC : English Turkish

adj. parmak izi ile ilgili, daktilografi ile ilgili (kimlik teşhisi amacı olan parmak izi inceleyen bilim dalı ile ilgili)

DACTYLOGRAPHY : English Turkish

n. daktilografi, kimlik teşhisi amacı olan parmak izi inceleyen bilim dalı

DACTYLOLOGY : English Turkish

n. daktiloloji, işaret dili

DACTYLONOMY : English Turkish

n. dactylonomy, parmaklar ile sayma, parmaklarını kullanarak sayma; parmaklar ile hareket etmek

DACTYLOSCOPY : English Turkish

n. daktiloskopi, parmak izi inceleyerek kimlik saptama prosedürü

DACTYLUS : English Turkish

n. daktilus, bazı böceklerde bacağın ilk eklemden sonra genişlemesi büyütülmüş olan kısmı

DAD : English Turkish

n. baba, babacığım

DAD-BLAMED : English Turkish

dad-blamed, (resmi olmayan) lanetli, melun; sürpriz veya hafif rahatsızlık belirtmek için kullanılan edebikelam

DADA : English Turkish

n. 20'nci yüzyıl başlarının soyut sanatı ve edebiyatı akımı; Idi Amin Dada (
2003), Uganda'nın eski askerî diktatörü

DADAISM : English Turkish

n. Dadaizm, Dada akımının (20'nci yüzyıl başlarının soyut sanatı ve edebiyatı akımı) yöntem ve ilkeleri

DADAIST : English Turkish

adj. Dadaist, Dadacı, Dada'nın (20'nci yüzyıl başlarının soyut sanatı ve edebiyatı akımı) veya Dada ile ilgili, Dada'ya özgü

DADAIST : English Turkish

n. dadaist, Dada hareketi üyesi (erken 20’nci yüzyıla ait soyut sanat ve edebiyat hareketi); Dada uygulayan kimse

DADDY : English Turkish

n. baba, babacığım