Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
DAY LABOURER : English Turkish

n. gündelikçi işçi, günlük olarak çalışan ve günlük ücret alan kimse (genellikle vasıfsız işçi), ayrıca day laborer olarak da yazılır

DAY LETTER : English Turkish

n. kısa telgraf

DAY LILY : English Turkish

n. gün güzeli çiçeği, gün güzeli, sadece bir gün solmadan duran renkli çiçekleri olan zambak

DAY LONG : English Turkish

adv. gün boyu, bütün gün

DAY NURSERY : English Turkish

kreş, anaokulu, oyun odası

DAY OF ABSTINENCE : English Turkish

n. oruç günü (katolik)

DAY OF ATONEMENT : English Turkish

n. tövbe günü

DAY OF DEATH : English Turkish

ölüm gün, bir kimsenin öldüğü gün, bir kimsenin ölüm günü

DAY OF DOOM : English Turkish

n. kıyamet günü

DAY OF JUDGEMENT : English Turkish

n. Sorgu Günü, Kıyamet Günü, Mahşer Günü, Tanrı'nın insanları günahlarından dolayı sorgulayacağı gün

DAY OF MOURNING : English Turkish

n. yas günü, acı ve üzüntü günü (genellikle ölmüş kimse ve inanları anma günü)

DAY OF RECKONING : English Turkish

hesaplaşma günü, kıyamet günü

DAY OF REST : English Turkish

tatil günü, hiçbir işin yapılmadığı gün

DAY OF SETTLEMENT : English Turkish

n. hesaplaşma günü

DAY OF THE LORD : English Turkish

n. Tanrı'nın Günü, (Hıristiyanlık) Tanrı'nın kötücül ve şeytani olan her şeyi yok edeceği ve kendi âlemini kurup bu âlem üzerinde hüküm kuracağı gün

DAY OFF : English Turkish

izin günü, izin

DAY PUPIL : English Turkish

n. gündüzcü öğrenci, gündüzcü, yatılı okula devam eden ancak yatılı öğrenci olmayan ve her gün evle okul veya üniversite arasında gidip gelen öğrenci

DAY ROOM : English Turkish

n. dinlenme salonu

DAY SCHOOL : English Turkish

gündüzlü okul, yatısız okul, gündüz okulu

DAY SHIFT : English Turkish

gündüz şifti, gündüz vardiyası

DAY SPRING : English Turkish

n. şafak sökmesi, güneşin doğuşu, günün ilk ışığı; tan, gün içinde güneşin ufuk üzerine yükseldiği zaman

DAY STUDENT : English Turkish

n. yatısız öğrenci

DAY TICKET : English Turkish

n. gün boyu geçerli bilet

DAY TO DAY : English Turkish

her günkü, günlük

DAY TO DAY MONEY : English Turkish

n. gündelik, yevmiye