Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
DEPARTMENTAL BUDGET : English Turkish military

TEŞKİLAT BÜTÇESİ:Devletin tek teşkilatı veya makamı adına tanzim edilmiş bütçe

DEPARTMENTAL INTELLIGENCE : English Turkish military

BAKANLIK İSTİHBARATI:Temel istihbarat "basic intelligence" ile karargah istihbaratını içine alan istihbarat. Federal Hükümetin bir bölüm veya kuruluşunun kendi görevini icrası için gereken istihbarat. Bknz. "intelligence"

DEPARTURE AIRFIELD (NATO) : English Turkish military

KALKIŞ MEYDANI:
Uçakların kalktığı hava alanı.
Yolcu veya yükün uçuş için uçağa yüklendiği havaalanı

DEPARTURE END : English Turkish military

PİST BAŞI:İlk kalkışın yapıldığı yöne en yakın pist ucu

DEPARTURE POINT : English Turkish military

ÇIKIŞ NOKTASI:
Uçaklar tarafından rotayı tespit için kullanılan bir seyrüsefer kontrol noktası.
Amfibi harekatta helikopter dalgalarının seçilmiş helikopter şeridindeki ilk başlangıç noktasına sevkedildiği helikopter yaklaşma şeridinin deniz ucu hava kontrol noktası

DEPENDABLE UNDERTAKING : English Turkish military

GÜVENCELİ TAAHHÜT:

DEPENDENCY : English Turkish military

BAĞIMLILIK:

DEPENDENCY AND INDEMNITY COMPENSATION : English Turkish military

AİLE VE TAZMİNAT BEDELİ:Faal görevde, eğitim için faal görevde, gayri faal görev eğitiminde iken görev başında
eğitim için faal göreve veya gayri faal görev eğitimine gidiş ve dönüş yolu dahil- ölen askeri personelin geride kalanlarına Emeklilik Dairesi'nce ödenen tazminat. Ölümün; böyle bir görev sırasında meydana gelmiş, vazife ile ilgili bir maluliyete direkt olarak bağlılığı halinde, bu tazminat, terhisten veya görevden ayrıldıktan sonra da ödenebilir

DEPENDENCY BENEFITS : English Turkish military

AİLE YARDIMI:Silahlı kuvvetlere mensup şahısların bakmakla yükümlü oldukları yakınlarına tahsis edilen bir yardım. Aile yardımı; bir çavuşun veya daha ast rütbede bulunan erat sınıfına mensup bir şahsın ailesi efradına tahsis ettiği para ile hükümetin yardım olarak buna eklediği paranın toplamıdır

DEPENDENT : English Turkish military

BAĞIMLI:

DEPENDENTS : English Turkish military

AİLE EFRADI:Geçiminden diğer bir şahsın kanunen sorumlu olduğu kimse. Silahlı kuvvetlere mensup bir şahsın kanuni aile efradı; karısı, çocukları ve ebeveyni ile erkek ve kız kardeşleridir

DEPLANE : English Turkish military

UÇAĞIN TAHLİYESİ:Bir hava aracından personel, teçhizat ve ikmal maddelerinin boşaltılması

DEPLOY : English Turkish military

STRATEJİK TERTİPLENMEK:Stratejik anlamda; kuvvetleri arzu edilen harekat bölgelerine yerleştirmek

DEPLOYED NUCLEAR WEAPONS : English Turkish military

SEVKEDİLEN NÜKLEER SİLAHLAR:
Enerji Bakanlığı ile Savunma Bakanlığı arasında silah transfer anlamında kullanıldığında bu terim söz konusu silahların Savunma Bakanlığına ve zimmetine transfer edildiğini belirtir.
Genel Kurmay Başkanı tarafından, sevkedici ve taşıyıcı birliklerin depolama tesislerine ve zimmetlerine transfer edilmesi onaylanan nükleer silahlar. DEPLOYMENT (SAVUNMA BAKANLIĞI, SAVUNMA KURULU):YAYILMA, İNTİKAL, TERTİPLENME, YIĞINAK, PARAŞÜT AÇILMASI, STRATEJİK TERTİPLENME:
Takım veya daha küçük birlikleri, muharebe hazırlığını arttırmak maksadıyla, derinliğine veya genişliğine, yada hem derinliğine hem de genişliğine yayma.
Deniz kuvvetlerinde bir seyir, temas veya yaklaşma düzeninden muharebe düzenine geçiş.
Stratejik anlamda, kuvvetlerin arzu edilen harekat bölgelerine yerleştirilmesi.
Birliklerin ve kuvvetlerin birlik programında belirtilen tahsis edilmiş mahalleri.
Paket halindeki bir paraşütün faaliyete geçirildikten tamamen açılıp yükünü kaldıracak hale gelinceye kadar geçirdiği safha

DEPLOYMENT (NATO) : English Turkish military

YAYILMA, İNTİKAL, TERTİPLENME:
Yanaşık düzenden muharebe düzenine geçirmek suretiyle bir askeri birliğin cephesini genişletmek.
Deniz kuvvetlerinde bir seyir veya temas düzeninden muharebe düzenine geçiş.
Stratejik anlamda, kuvvetlerin arzu edilen harekat bölgelerine yerleştirilmesi

DEPLOYMENT DIAGRAM : English Turkish military

YAYILMA DİYAGRAMI:Amfibi harekatın hücum safhasında bot grubunun randevu bölgesinden taarruz çıkış hattına gidiş düzenini ve çıkarma düzenine geçişini gösteren diyagram

DEPLOYMENT OPERATING BASE : English Turkish military

İNTİKAL HAREKAT ÜSSÜ:Gerginlik zamanı veya savaş zamanında bir birliğin veya birliğin bir kısmının harekat için intikal edeceği asgari elzem harekat ve destek tesisleri olan, barış zamanı üssünden başka bir üs. Bak. "base", "emergency fleet operating base"

DEPORTATION : English Turkish military

SINIR DIŞI ETME:

DEPOSIT COLLECTION : English Turkish military

EMANET KİTAP KOLEKSİYONU:Devamlı bir kütüphaneye sahip olmayacak kadar küçük birliklere kitap temini maksadıyla, bir özel hizmetler kütüphanesi veya kitap deposundan dağıtılan kitap koleksiyonu

DEPOSIT FUND ACCOUNT : English Turkish military

EMANET HESABI, MEVDUAT HESABI:Tertip veya sarf kararın alınmasına intizaren elde tutulan paralarla, devlet tarafından, bir mali müessese veya banka gibi elde tutulan paraların alınması ve sarfı için tesis edilmiş bir hesap

DEPOSITION : English Turkish military

YAZILI İFADE:Bir şahidin yemin ettirilerek alınan yazılı ifadesi. Karşılıklı soruşturmaya imkan verebilmek için tanığın ifadeleri, diğer ilgililere de bildirilir. Bu usul, genel olarak, istinabe suretiyle ifade almak için tatbik edilir

DEPOSITS : English Turkish military

ERAT MEVDUAT HESABI:Bak. "Soldier's deposits"

DEPOT : English Turkish military

PERSONEL:Değiştirme personelinin kabulü, eğitimi, tahsisi ve gönderilmesi işlemleri

DEPOT LEVEL MAINTENANCE SUPPORT : English Turkish military

DEPO/FABRİKA SEVİYESİ BAKIM DESTEĞİ:

DEPOT MAINTENANCE : English Turkish military

DEPO BAKIMI:Malzeme üzerinde yapılan ve parçaların, komple parçaların, tali komple parçaların, nihai maddelerin; imal tadil, deneme ve gerektiğinde parça yenileme hususlarını da içine alan büyük çapta revizyonunu veya tam bakım yenileştirilmesini gerektiren bakım. Depo bakımı; daha aşağı bakım kademelerine teknik yardım sağlamak ve sorumlulukları dışındaki bakımı yapmak suretiyle, destek vazifesi görür. Depo bakımı, daha aşağı bakım kademelerinde mevcut olanlardan daha geniş onarım tesislerinden faydalanarak hizmete elverişli malzeme stokları temin eder. Bak. "maintenance categories"