Multilingual Turkish Dictionary

English

English
HEAVY-DUTY : English Turkish Redhouse

heav.y-du.tysıfat dayanıklı, ağır iş için elverişli

HEAVY-HANDED : English Turkish Redhouse

heav.y-hand.edsıfat eli ağır, beceriksiz, sakar

HEAVY-HEARTED : English Turkish Redhouse

heav.y-heart.edsıfat üzgün, kederli

HEAVYWEIGHT : English Turkish Redhouse

heav.y.weighthev'iweyt isim, sıfat ağırsıklet

HEBREW : English Turkish Redhouse

He.brewhi'bru isim, sıfat
İbrani.
İbranice

HECK : English Turkish Redhouse

heckhek ünlem, argo Kahrolası

HECKLE : English Turkish Redhouse

heck.lehek'ıl fiil (konuşmacının) sözünü kesmek, soru yağmuruna tutmak, sıkıştırmak

HECTARE : English Turkish Redhouse

hec.tarehek'ter isim hektar

HECTIC : English Turkish Redhouse

hec.tichek'tîk sıfat heyecanlı, telaşlı

HEDGE : English Turkish Redhouse

hedgehec isim sık ağaç veya çalılardan oluşan çit; çalı çit. fiil
etrafına çalı dikmek, çalı ile çevirmek.
kuşatmak, sarmak, çevirmek.
kaçamak cevap vermek

HEDGEHOG : English Turkish Redhouse

hedge.hoghec'hôg isim kirpi

HEDGEROW : English Turkish Redhouse

hedge.rowisim ekilmiş çalı veya ağaçlardan oluşan çit

HEED : English Turkish Redhouse

heedhid fiil dikkat etmek, dinlemek, önemsemek. isim dikkat, önemseme

HEEDLESS : English Turkish Redhouse

heed.lesssıfat
dikkatsiz.
pervasız

HEEHAW : English Turkish Redhouse

hee.hawhi'hô isim eşek anırması, anırma

HEEL : English Turkish Redhouse

heelhil fiil ökçe takmak

HEFTY : English Turkish Redhouse

heft.yhef'ti sıfat, konuşma dili
oldukça ağır.
kuvvetli.
iriyarı.
bol

HEIFER : English Turkish Redhouse

heif.erhef'ır isim düve, doğurmamış genç inek

HEIGHT : English Turkish Redhouse

heighthayt isim
yükseklik.
boy.
yükselti.
doruk, en yüksek nokta

HEIGHTEN : English Turkish Redhouse

height.enhayt'ın fiil
yükseltmek; yükselmek.
artırmak; artmak.
çoğaltmak; çoğalmak

HEINOUS : English Turkish Redhouse

hei.noushey'nıs sıfat tiksindirici, iğrenç, kötü, çirkin

HEIR : English Turkish Redhouse

heirer isim vâris, mirasçı, kalıtçı

HEIRESS : English Turkish Redhouse

heir.esser'ıs isim kadın mirasçı

HEIRLOOM : English Turkish Redhouse

heir.loomer'lum isim kuşaktan kuşağa geçen değerli şey

HELD : English Turkish Redhouse

heldheld fiil bakınız hold