English
BORINGLY : English Turkish
adv. sıkıcı bir şekilde, bıktırıcı bir şekilde, monoton bir şekilde, tekdüze bir şekilde
BORINGNESS : English Turkish
n. sıkıcılık, bıktırıcılık, monotonluk, tekdüzelik
BORIS : English Turkish
n. bir erkek adı (Rusça)
BORIS LEONIDOVICH PASTERNAK : English Turkish
n. (
1960) Sovyet otoriteleri tarafından yasaklanmış ancak diğer ülkelerde çevrilmiş ve basımlı olan 1957 yılı eseri Doctor Zhivago (Doktor Jivago) kitabıyla ünlü Rus yazar ve çevirmen (1958 yılı Nobel Edebiyat Ödülü'nü reddetmeye zorlandı)
BORIS PASTERNAK : English Turkish
n. Boris Leonidovich Pasternak (
1960), Sovyet otoriteleri tarafından yasaklanmış ancak diğer ülkelerde çevrilmiş ve basımlı olan 1957 yılı eseri Doctor Zhivago (Doktor Jivago) kitabıyla ünlü Rus yazar ve çevirmen (1958 yılı Nobel Edebiyat Ödülü'nü reddetmeye zorlandı)
BORIS YELTSIN : English Turkish
n. (
2007) Rus siyasetçi, Komünist bloğun çökmesinden sonra Rusya'nın ilk Devlet Başkanı (
1999)
BORIS YELZIN : English Turkish
n. (
2007) Rus siyasetçi, Komünist bloğun çökmesinden sonra Rusya'nın ilk Devlet Başkanı (
1999)
BORLAND : English Turkish
n. Windows uygulamaları programlamak için kullanılan geliştirme araçları üreten bir yazılım şirketi (Bilgisayar)
BORLAND DELPHI : English Turkish
n. Borland şirketi tarafından geliştirilen uygulama geliştirme dili
BORN : English Turkish
adj. doğum, doğmuş
BORN AGAIN : English Turkish
yeniden doğmuş, yeni veya yenilenmiş bir inanç veya heves iddiasında bulunma
BORN AND BRED : English Turkish
adj. doğma büyüme
BORN AND BRED IN : English Turkish
-de doğdu ve büyüdü,
de yetişti
BORN IN THE PURPLE : English Turkish
adj. kraliyet soyundan, soylu, asil
BORN LOSER : English Turkish
n. doğuştan zavallı, başarısız kimse; kaderi kötü şans ve başarısızlıklarla yazılmış görünen kimse (Argo)
BORN OF : English Turkish
adj. kaynaklanan
BORN OF WOMAN : English Turkish
adj. insan
BORN ON THE FOURTH OF JULY : English Turkish
n. Doğum Günü 4 Temmuz, Amerikalı bir bir Vietnam Savaşı gazisinin gerçek hikâyesini anlatan 1989 yapımı film (Oliver Stone yönetmiş ve Tom Cruise rol almıştır)
BORN ON THE WRONG SIDE OF THE BLANKET : English Turkish
adj. gayrimeşru, evlilik dışı doğan, evli olmayan bir çiftten doğmuş olan
BORN OUT OF WEDLOCK : English Turkish
gayri meşru, evlilik dışı doğmuş
BORN UNDER A LUCKY STAR : English Turkish
şanslı, doğal olarak şanslı, şansı yaver
BORN WITH A SILVER SPOON IN HIS MOUTH : English Turkish
zengin doğmuş, şanslı doğmuş, varlıklı bir ailenin üyesi olarak doğmuş, maddi zenginlik edinmek için çok çalışmak zorunda kalmayacak olan
BORN YESTERDAY : English Turkish
daha dün doğmuş, masum, naif, dünkü çocuk, saf
BORNE : English Turkish
adj. taşınmış, götürülmüş, doğmuş, dar kafalı [fr.]
BORNEAN : English Turkish
n. Borneolu, Borneo yerlisi veya burada yaşayan
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani