Multilingual Turkish Dictionary

English

English
CHIP OFF : English Turkish

v. ufalanmak, parçalara ayrılmak, ufalamak

CHIP OFF THE OLD BLOCK : English Turkish

davranış ve görünüş olarak güçlü bir şekilde ebeveynlerine benzeyen çocuk

CHIP ON ONE'S SHOULDER : English Turkish

agresif ve kavgacı tavır, münakaşacılık, kavgacılık

CHIP PAN : English Turkish

n. fritöz

CHIP SET : English Turkish

n. çip seti, çipler grubu, CPU ve bilgisayarın geri kalan parçaları arasındaki iletişimi sağlayan çipler grubu

CHIP-BLOWER : English Turkish

n. (Diş hekimliği) kauçuk bir ampulü ve uzun metal tüpü olan bir dolgu malzemesi ile doldurulmuş diş boşluğundaki kalıntıları su püskürterek temizlemek için kullanılan alet

CHIPBLOWER : English Turkish

n. (Diş hekimliği) kauçuk bir ampulü ve uzun metal tüpü olan bir dolgu malzemesi ile doldurulmuş diş boşluğundaki kalıntıları su püskürterek temizlemek için kullanılan alet

CHIPEWYAN : English Turkish

n. kuzeybatı Kanada'nın büyük bir bölümünde yaşayan çeşitli bağımsız gruplardan oluşan bir Yerli Amerikan halkı; bu halkın üyesi kimse

CHIPEWYAN : English Turkish

n. Chipewyan halkı tarafından konuşulan Atabaşkan dili

CHIPHEAD : English Turkish

n. (Argo) bilgisayar delisi, bilgisayar hayranı; bilgisayar kullanan usta ve hevesli kimse; bilgisayar mühendisi

CHIPMAKER : English Turkish

n. elektronik çip üreticisi, mikroçip üreticisi (Bilgisayar)

CHIPMUCK : English Turkish

n. çizgili sincap

CHIPMUNK : English Turkish

n. çizgili sincap

CHIPOLATA : English Turkish

n. küçük ince sosis

CHIPOTLE : English Turkish

n. kurutulmuş cin biberi veya acı kırmızı biber (Meksika mutfağında kullanılan)

CHIPPED BEEF : English Turkish

n. ince dilinmiş kuru sığır eti

CHIPPENDALE : English Turkish

n. chippandale tarzı mobilya

CHIPPER : English Turkish

v. cıvıldamak, cıvıltılı sesler çıkarmak, kuş gibi cıvıldamak; çene çalmak, gevezelik etmek

CHIPPER : English Turkish

n. kesen veya dilimleyen kimse; tomrukları veya ağaç kütüklerini kıymık şeklinde öğüten makima; konuşkan (ABD terimi); (Argo) sosyal sigara içicisi, sadece zaman zaman sigara içen kimse; (Argo) uyuşturucu hapları küçük dozlarda veya zaman zaman kullanan kimse

CHIPPER : English Turkish

adj. (Gayrı resmi) keyifli, neşeli, çok mutlu; canlı, neşeli; sağlıklı; konuşkan

CHIPPIE : English Turkish

n. kadın fahişe (Argo)

CHIPPING : English Turkish

n. taş parçaları, matkap talaşı

CHIPPY : English Turkish

n. sarhoşluktan olan

CHIPPY : English Turkish

adj. yontuk, çentik, çentikli, tatsız, can sıkıcı

CHIPS : English Turkish

n. patates kızartması, cips