Multilingual Turkish Dictionary

English

English
DODGE THE ISSUE : English Turkish

meseleye hile katmak, meseleyi saptırmak, problemden sakınmak, sorundan kaçınmak

DODGEBALL : English Turkish

n. yakan top oyunu, daire içindeki rakibin bir top ile vurulmaya çalışıldığı bir oyun

DODGEM : English Turkish

n. çarpışan araba

DODGEM CAR : English Turkish

n. çarpışan araba

DODGER : English Turkish

n. kurnaz; madrabaz, kaytarıcı, geçiştiren kimse, vurguncu; el ilanı

DODGERY : English Turkish

n. hilekârlık, sahtekârlık, kandırma, aldatma

DODGING RESPONSIBILITY : English Turkish

v. sorumluluktan kaçmak

DODGSON : English Turkish

n. Dodgson, soyadı; Charles Lutwidge Dodgson (
1898), "Lewis Carroll" takma adını kullanan İngiliz matematikçi ve yazar, "Alice Harikalar Diyarında" ve "Aynanın İçinden" yazarı

DODGY : English Turkish

adj. kurnaz; anasının gözü; hinoğlu hin; riskli, çok tehlikeli; şüpheli; sağlıksız

DODO : English Turkish

n. nesli tükenmiş bir kuş

DOE : English Turkish

"depends on experience (deneyime bağlı)", bir kimsenin daha önceden ne kadar tecrübesi olduğu şartı (genellikle sunulan iş tekliflerinin ücret şartı olarak kullanılır, örneğin 20K-30K DOE)

DOE : English Turkish

"Design of Experiments (Deneme Tasarımı)", bir deney sonucu toplanan veriyle hazırlanan plan veya model

DOE : English Turkish

n. dişi geyik; dişi tavşan; dişi karaca; yalnız kadın

DOER : English Turkish

n. eden, yapan, fail

DOERR : English Turkish

n. Doerr, soyadı; John Doerr, silikon vadisindeki bilgisayar endüstrisinin önde gelenlerinden biri, çok sayıda bilgisayar patenti sahibi ve genç yenilikçi şirketler yatırımcısı

DOES : English Turkish

v. "do (ifa etmek)", ifa etmek, yerine getirmek; yapmak, oluşturmak, yaratmak, gerçekleştirmek; hareket etmek; kabul edilebilir olmak; üzerinde çalışmak; kandırmak, aldatmak, soymak; belli bir hızla gitmek

DOES BUSINESS : English Turkish

iş yapar, çalışır, ticaret yapar, alım ve satım yapar

DOES DRUGS : English Turkish

uyuşturucu kullanıyor (kenevir kokain eroin vs)

DOES IT BURN : English Turkish

yakıyor mu

DOES IT COME WITH INSTRUCTIONS : English Turkish

İçinde kullanma kılavuzu var mı

DOES IT HURT WHEN I TOUCH IT HERE : English Turkish

dokunduğum zaman acıtyor mu

DOES IT HURT WHEN YOU CHEW : English Turkish

çiğnediğiniz zaman acıyor mu

DOES IT HURT WHEN YOU SWALLOW : English Turkish

yutkunduğunuz zaman acıyor mu

DOES IT NEED TO BE COOKED : English Turkish

pişirilmesi gerekiyor mu

DOES IT RING A BELL : English Turkish

ir şey hatırlatıyor mu, bir yerden hatırlıyor musun