English
DRESSING ROOM : English Turkish
giyinme odası, soyunma odası, makyaj odası
DRESSING STATION : English Turkish
ilk yardım istasyonu, yaralı tedavi istasyonu
DRESSING TABLE : English Turkish
makyaj masası, tuvalet masası
DRESSING UP : English Turkish
giyinme, güzelce giyinme, gündelik giysilerini giyinme
DRESSMAKER : English Turkish
n. terzi, kadın terzisi
DRESSMAKING : English Turkish
n. terzilik, kadın terziliği
DRESSY : English Turkish
adj. şık, zarif, gösterişli
DREW A BILL : English Turkish
poliçeyi ödedi, poliçeyi keşide etti
DREW A COMPARISON : English Turkish
paralellik kurdu, karşılaştırdı, karşılaştırma yaptı
DREW A DEEP BREATH : English Turkish
derin bir nefes aldı, derin bir nefes çekti
DREW A JUDGMENT : English Turkish
ir karar verdi, bir karar yazdı, bir sonuca vardı
DREW A LINE : English Turkish
ir çizgi çizdi, bir limit koydu, bir sınır kodu, neyin kabul edilebilir neyin olmadığına karar verdi
DREW A VEIL OVER : English Turkish
üzerine bir örtü çekti, bir örtü ile kapattı; gizledi, sakladı; tartışmaktan kaçındı, üzerini kapattı
DREW HIM OUT : English Turkish
ona söyletti, onu konuşturdu
DREW LOTS : English Turkish
ad çekti, isim çekti, kura çekti, kura çekerek karar verdi
DREW RED LINES : English Turkish
kırmızı çizgiler çekti, kırmızı hatlar belirledi (mürekkep boya vs ile)
DREW THE CONCLUSIONS : English Turkish
sonuçlara vardı, sonuçlara ulaştı, sonuçlar çıkardı, neticeler çıkardı, eldeki bulgular ve şartlar ile bir karar verdi
DREW THE OBVIOUS CONCLUSIONS : English Turkish
eldeki mevcut bilgi ile kaçınılmaz sonuca ulaştı, aşikâr neticeyi çıkardı
DREW THE RIGHT CONCLUSIONS : English Turkish
doğru sonuçlara ulaştı, doğru neticelere ulaştı, doğru kararı vermek için mevcut bilgiyi kullandı
DREY : English Turkish
n. sincap yuvası (Eski Kullanım)
DREYFUS : English Turkish
n. Dreyfus, soyadı; Alfred Dreyfus (
1935), 1894'te hainlikle suçlanan ve 1906'da beraat eden Yahudi Fransız ordu subayı
DREYFUS AFFAIR : English Turkish
Dreyfus olayı, (
1906) Fransiz Yahudi deniz subayı Alfred Dreyfus'u hainlikle suçlanmasının etrafındaki anlaşmazlık (suçlu bulunup daha sonra affedilmiştir)
DREYFUSS : English Turkish
n. Dreyfuss, soyadı
DRI : English Turkish
"Digital Research Inc. (Dijital Araştırma A.Ş.)", Pazar araştırması ve çevrimiçi veri toplanması konularından uzmanlaşmış ABD'li bir şirket (Maine merkezlidir)
DRIB : English Turkish
n. damlacık, azıcık, çok küçük miktar; damla
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani