English
ELIZABETHAN : English Turkish
adj. Elizabet dönemine ait
ELK : English Turkish
n. kanada geyiği
ELKANA : English Turkish
n. Elkana, Tel Aviv'e yaklaşık olarak 30 km. uzaklıkta olan Batı Samiriye'de bulunan Yahudi yerleşim yeri (İsrail)
ELKANAH : English Turkish
n. Elkanah, erkek ismi (İbranice); Hannah ve Pnina'nın eşi (İncil’le ilgili); Samuel'in babası (İncil’le ilgili); Levite ailesinin başı (İncil’le ilgili); Ahit Sandığı'nın kapıcısı
ELKHOUND : English Turkish
n. bir köpek cinsi
ELL : English Turkish
n. arşın, endaze
ELLA : English Turkish
n. Ella, kadın ismi (İbranice)
ELLA FITZGERALD : English Turkish
Ella Fitzgerald, (
96) doğaçlama şarkı söyleme tarzı ile ünlü zenci Amerikalı caz şarkıcısı ("Şarkının Başbayanı" olarak bilinen)
ELLE : English Turkish
n. Elle, birkaç dilde yayınlanan ve genel ilgi alanlarını kapsayan aylık Amerikan kadın dergisi (moda, sağlık, güzellik, kariyer, aile, vs.)
ELLE MACPHERSON : English Turkish
Elle Macpherson, (1964 doğumlu) Avustralyalı manken ve oyuncu
ELLE MCPHERSON : English Turkish
n. Elle McPherson, (1964'te Eleanor Nancy Gow olarak doğan), Avustralya doğumlu süper model ve oyuncu
ELLEN : English Turkish
n. Ellen, kadın ismi
ELLICE ISLANDS : English Turkish
n. Ellice Adaları, Tuvalu, orta Pasifik Okyanusu'nda bulunan bir grup adadan oluşan ülke (Tuvalu'nun eski adı)
ELLINGTON : English Turkish
n. Ellington, soyadı; Missouri'de bir şehir (ABD); Duke Ellington (
1974, Edward Kennedy Ellington olarak doğan), ABD'li caz bestecisi, piyanist ve orkestra için besteleyen
ELLIOT : English Turkish
n. Elliot, erkek ismi; soyadı
ELLIPSE : English Turkish
n. elips; eksilti, eksik fakat anlaşılır tümce kullanma
ELLIPSIS : English Turkish
n. eksilti, eksik fakat anlaşılır tümce kullanma
ELLIPSOID : English Turkish
n. elipsoit, elips şeklinde yapı, oval şekil, yumurta şeklinde yapı
ELLIPSOIDAL : English Turkish
adj. elips şeklinde, oval, yumurta şeklinde
ELLIPTIC : English Turkish
adj. eliptik, elips şeklinde, oval; eksiltili, bazı sözcükleri çıkarılmış
ELLIPTICAL : English Turkish
adj. eliptik, elips şeklinde, oval; eksiltili, bazı sözcükleri çıkarılmış
ELLIPTICALLY : English Turkish
adv. elips şeklinde, oval olarak, yumurta biçimli bir şekilde; bir elips kullanarak (Gramer)
ELLIS : English Turkish
n. Ellis, soyadı; erkek ismi
ELLIS ISLAND : English Turkish
Ellis Adası, 12 milyon göçmenin işleme tabi tutulduğu (1954'te kapandı ve müze haline getirildi) New York Limanında bulunan göçmenlik merkezi (ABD)
ELLISON : English Turkish
n. Ellison, Lawrence Ellison (1944 doğumlu), Oracle yazılım şirketinin kurucusu ve Genel Müdürü; soyadı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani