English
ESPIED : English Turkish
adj. bir mesafeden gözlenen, belli bir mesafeden incelenen/bakılan
ESPIONAGE : English Turkish
n. casusluk
ESPIONAGE AFFAIR : English Turkish
casusluk faaliyeti gerektiren/içeren olay
ESPIONAGE NETWORK : English Turkish
espiyonaj ağı, istihbarat organizasyonu, karşılıklı olarak birbirine bağlı casusluk sistemi/ağı
ESPIONAGE THRILLER : English Turkish
casusluk hikayesi, şüpheli ve merak uyandıran casus hikayesi
ESPIÈGLE : English Turkish
adj. (Fransızca) eğlence meraklısı, şen, oynak, şakacı, edepsiz, yaramaz, afacan, çapkın,serseri, düzenbaz
ESPLANADE : English Turkish
n. düzlük, meydan, gezinti yeri
ESPLEES : English Turkish
n. topraktan elde edilen gelir veya kazanç (kira veya ürün hasatı gibi)
ESPOUSAL : English Turkish
n. benimseme, kabullenme; evlenme, nikâh, nişan
ESPOUSE : English Turkish
v. benimsemek; evlenmek; evlendirmek; başgöz etmek; nişanlanmak
ESPOUSE A THEORY : English Turkish
ir kuramı benimsemek
ESPOUSER : English Turkish
n. bir dava uğruna mücadele eden kimse, bir fikri veya ilkeyi destekleyen kimse; evlenen kimse
ESPRESSIVO : English Turkish
adv. (Müzikle alakalı) etkileyici bir şekilde, sözle/ifadeyle çalınarak, etkileyici bir tarzda çalınarak
ESPRESSIVO : English Turkish
adj. (Müzikle alakalı) anlamlı, etkileyici, ifade/anlam dolu
ESPRESSO : English Turkish
n. espresso, İtalyan kahvesi
ESPRESSO GENERATION : English Turkish
espresso nesli, hayatın kolay yolunu arayan hoppa akıllı genç bir insanlar için kullanılan ifadeni veya onların lakabı
ESPRIT : English Turkish
n. ruh, can; neşe
ESPRIT DE CORPS : English Turkish
irlik duygusu, ekip halinde çalışma ruhu
ESPY : English Turkish
v. farketmek, gözüne çarpmak, görmek; gözetlemek
ESQ : English Turkish
n. Beyefendi, soyadından sonra konulan resmi olmayan ünvan (Büyük Britanya'da centilmen olarak kabul edilen kişiler için kullanılır; ABD ve Kanada'da avukatlar tarafından kullanılır)
ESQ. : English Turkish
Beyefendi, soyadından sonra konulan resmi olmayan ünvan (Büyük Britanya'da centilmen olarak kabul edilen kişiler için kullanılır; ABD ve Kanada'da avukatlar tarafından kullanılır)
ESQR : English Turkish
eyefendi/bey, aile isminden sonra gelen nezaket ünvanı/sıfatı (İngiltere'de bir centilmen olduğu düşünülen kimslerce kullanılır; Amerika ve Kanada'da hukukçular/avukatlar tarafından kullanılır)
ESQUIMAU : English Turkish
n. eskimo, eskimoca
ESQUIRE : English Turkish
n. beyefendi, bey
ESQUIRE : English Turkish
n. beyefendi/bey, aile isminden sonra gelen nezaket ünvanı/sıfatı (İngiltere'de bir centilmen olduğu düşünülen kimslerce kullanılır; Amerika ve Kanada'da hukukçular/avukatlar tarafından kullanılır); İngiliz aristokrasisinin erkek üyesi; bey, kavalye, avukatlık ünvanı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani