Multilingual Turkish Dictionary

English

English
ESSAY : English Turkish

n. deneme, girişim

ESSAY : English Turkish

v. denemek, kalkışmak

ESSAY CONTEST : English Turkish

yazma/yazarlık müsabakası, belirli bir konuda kısa edebi kompozisyonlar yazma hususundaki hüneri belirlemek için gerçekleştirilen yarışma

ESSAYER : English Turkish

n. denemeler yazan kimse, kompozisyonlar/derlemeler yazan kimse

ESSAYIST : English Turkish

n. deneme yazarı

ESSE : English Turkish

n. varoluş, varlık, olma, hayat, var olma, yaratılış (Latince)

ESSEN : English Turkish

n. Essen, batı Almanya'da bulunan bir şehir

ESSENCE : English Turkish

n. esas, öz, cevher, nitelik, esans, ruh

ESSENCE OF THE MATTER : English Turkish

konunun özü, meselenin esas doğası, konunun kalbi, işin püf noktası, dip çizgi

ESSENE : English Turkish

n. Essene, yaklaşık olarak M.Ö. 200 ve Milattan sonra 100 yıllarında Ölü Deniz'in kuzeyindeki bölgede yaşayan Museviliğin riyazetçi cemaati üyesi

ESSENTIAL : English Turkish

adj. köklü, esaslı, başlıca; gerekli, zorunlu; esans türünden

ESSENTIAL : English Turkish

n. asıl gerekli şey, esas özellik, esas olan şey

ESSENTIAL DEFECT : English Turkish

esas kusur, başlıca kusur, temel hata

ESSENTIAL DIFFERENCE : English Turkish

ana fark, temel fark, başlıca farklılık

ESSENTIAL FOOD ELEMENT : English Turkish

temel gıda maddesi, sağlıklı fiziksel süreç ve faaliyetin devamı için gerekli besin öğesi

ESSENTIAL OIL : English Turkish

n. esans, öz, ruh

ESSENTIAL PROBLEM : English Turkish

ana problem, temel sorun, başlıca zorluk, meselenin doğasında olan veya esas çıkmaz, temel problem

ESSENTIALISM : English Turkish

n. asıl gereklilik, temel ihtiyaççılık, her şeyin gerekçe/sebep tarafından keşfedilebilen temel özelliklere sahip olduğu inancı (Felsefe); tüm öğrencilere spesifik temel konuların ve yeteneklerin öğretilmesini destekleyen teori (Eğitim)

ESSENTIALIST : English Turkish

n. temel gereklilik öğretisini destekleyen kimse

ESSENTIALITY : English Turkish

n. asıl gereklilik, esas olan şey, zorunluluk

ESSENTIALITY PRINCIPLE : English Turkish

esas gereklilik prensibi, finansal raporlarda sadece konu ile alakalı bilgi ihtiyacının bulundurulması gerektiğini belirten hesaplamada temel kural

ESSENTIALLY : English Turkish

adv. aslen, aslında, esasen

ESSENTIALNESS : English Turkish

n. gereklilik, zorunluluk, gerekli/zorunlu olma vasfı

ESSENTIALS : English Turkish

n. zorunluluklar, ihtiyaçlar, temel öğeler, esaslar, yaşam ve sağlık için gerekli şeyler

ESSEX : English Turkish

n. Essex, güneydoğu İngiltere'de bir bölge; Massachusetts'de bir kasaba (ABD); Maryland'te bir kasaba (ABD); Vermont'ta bir kasaba (ABD)