English
FAMILIAR : English Turkish
adj. tanıdık, aşina, yaygın, alışık, bilinen, alışılmış, yakın, samimi, içten, laubali, içli dışlı, senli benli, teklifsiz, doğal davranışlı
FAMILIAR SPIRIT : English Turkish
n. koruyucu ruh
FAMILIARISATION : English Turkish
n. tanıtma, alıştırma, tanıma, tanıtım, iyi uyum sağlayan olma süreci; birşeye aşina olma, birşeye alışma; ilan etme, halka duyurma, reklamını yapma; bir şeyi yaygın şekilde biliniyor hale getirme (ayrıca familiarization)
FAMILIARISE : English Turkish
v. tanıtmak, tanınmış olmasına sebep olmak, tanınmasına sebep olmak, alıştırmak; tanıtmak, bilinen birşey yapmak; bir şeyleri iyi bilinir hale getirmek, reklam yapmak (ayrıca familiarize)
FAMILIARISED : English Turkish
adj. alışılmış, iklime uyum sağlamış, alıştırılmış; tanınan hale getirilmiş, olağan hale getirilmiş, sıradanlaştırılmış (ayrıca familiarized)
FAMILIARITY : English Turkish
n. aşinalık, yakınlık, iyi bilme, yatkınlık, samimiyet, laubalilik
FAMILIARITY BREEDS CONTEMPT : English Turkish
çok muhabbet tez ayrılık getirir, aşinalık küçümseme doğurur, yakın tanışıklık saygının yok olmasına sebep olur
FAMILIARIZATION : English Turkish
n. tanıtma, alıştırma, tanıma
FAMILIARIZE : English Turkish
v. tanıtmak, alıştırmak, ilişki kurmak
FAMILIARIZED : English Turkish
adj. alışılmış, iklime uyum sağlamış, alıştırılmış; tanınan hale getirilmiş, olağan hale getirilmiş, sıradanlaştırılmış (ayrıca familiarised)
FAMILIARLY : English Turkish
adv. alışkın olarak, teklifsizce
FAMILIARNESS : English Turkish
n. tanınmış olma durumu, meşhur olma; ilgi, nispet; düzen, düzenli olma
FAMILIST : English Turkish
n. tüm inancın sevgi/aşktan oluştuğunu savunan Sevgi/Aşk Ailesi olarak bilinen Antinomian mezhebi üyesi (Hollanda kökenli)
FAMILIST : English Turkish
adj. aile ilişkilerine dayanan veya aile ilişkilerine ilişkin
FAMILY : English Turkish
n. aile, ev halkı, sülale, soy, familya, küme
FAMILY : English Turkish
adj. aileye ait, aile, ailevi
FAMILY ALBUM : English Turkish
aile albümü, aile fotograflarının olduğu albüm
FAMILY ALLOWANCE : English Turkish
aile yardımı, aile ödeneği, her çocuk için ödenen devlet yardım parası
FAMILY BUSINESS : English Turkish
aile şirketi, aile tarafından yönetilen ve ailenin sahibi olduğu şirket
FAMILY CHANNEL : English Turkish
aile kanalı, aile olarak izlemeye müsait programlar sunan televizyon kanalı
FAMILY CIRCLE : English Turkish
aile çevresi, loca
FAMILY COMPANY : English Turkish
aile şirketi, aile tarafından yönetilen ve ailenin sahibi olduğu şirket
FAMILY COUNSELLING : English Turkish
aile öğüdü, aile nasihatı, aile terapisi
FAMILY COURT : English Turkish
aile mahkemesi, aile ile ilgili konulara bakan mahkeme (boşanma, nafaka, vb.)
FAMILY DAY : English Turkish
aile günü, tüm ailecek eğlenmeye adanmış gün
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani