Multilingual Turkish Dictionary

English

English
FURCULUM : English Turkish

n. furkulüm, lades kemiği, çatal kemiği (kuşlarda)

FUREIDIS : English Turkish

n. Fureidis, İsrail'de bulunan bir Arap köyü

FURFUR : English Turkish

n. furfür, ciltte kabuklar veya pullar oluşumu

FURFURACEOUS : English Turkish

adj. kepekli, pullu

FURFURAL : English Turkish

n. furfural, plastik maddelerde ve çözücülerde kullanılan kimyasal madde

FURIOUS : English Turkish

adj. şiddetli, kızgın, tepesi atmış, azgın, öfkeli, gözü dönmüş, hiddetli

FURIOUSLY : English Turkish

adv. kızgın bir şekilde, azgınca

FURIOUSNESS : English Turkish

n. kızgınlık, sinirlilik, çileden çıkarılmış olma durumu; şiddetli olma durumu; acımasızlık

FURISODE : English Turkish

n. furisode, resmi uzun kollu kimono

FURKID : English Turkish

n. furkid, kendi çocuğuymuş gibi davranılan evcil hayvan, fur kid

FURL : English Turkish

v. sarmak, toplamak, kapatmak

FURLED : English Turkish

adj. sarılıp bağlanmış, sıkıca sarılmış

FURLER : English Turkish

n. saran kimse, toplayan kimse

FURLONG : English Turkish

n. milin sekizde biri

FURLOUGH : English Turkish

n. izin, sıla izni

FURLOUGH : English Turkish

v. sıla izni vermek

FURMENTY : English Turkish

n. bulgur sütlacı, tarçın ve şeker ile tatlandırılmış kaynatılmış buğday lapası (ayrıca frumenty)

FURNACE : English Turkish

n. ocak, fırın, hamam gibi yer, fırın gibi yer, sınav

FURNISH : English Turkish

v. döşemek, mobilya döşemek, donatmak, sunmak, sağlamak, vermek

FURNISH WITH TAPE : English Turkish

v. şeritle süslemek

FURNISHABLE : English Turkish

adj. döşenebilir, mobilya ile döşenebilir; sağlanabilir

FURNISHED : English Turkish

adj. mobilyalı, dayalı döşeli

FURNISHED APARTMENT : English Turkish

eşyalı daire, mobilya ve gerekli aletlere döşeli apartman dairesi veya daire

FURNISHED ROOM : English Turkish

n. mobilyalı oda, dayalı döşeli oda

FURNISHED WITH TAPE : English Turkish

adj. şeritli