Multilingual Turkish Dictionary

English

English
GAITERS : English Turkish

n. çamurluk, tozluk; bacakların alt kısmına giyilen koruyucu bacak örtüsü (genellikle ayakkabılarına veya botlarına toprak ve su girmesini engellemek için dağcılar ve yürüyüşçüler tarafından giyilir); esnek kenarları olan ayakkabı çeşidi; galoş; boyun etrafına sıkıca oturan kayakçıların giydiği yüksek boru şeklindeki yaka

GAIUS : English Turkish

n. Gaius, (Milattan Sonra d.
ö.180) Romalı yazar ve hukukçu

GAIUS OCTAVIUS CAESAR : English Turkish

n. Gaius Octavius Caesar, Augustus (63 M.Ö.- Milattan Sonra 14), ilk Roma İmparatoru

GAIUS PLINIUS SECUNDUS : English Turkish

n. Gaius Plinius Secundus, (
79 Milattan Sonra) Pliny the Elder, Vesuvius patlamasını izlerken hayatını kaybeden "Doğal Tarih"in yazarı Romalı tarihçi

GAL : English Turkish

işin gücün yok mu, (İnternet Argosu) çık arkadaşlarınla buluş ve dış dünya ile ilgili bazı ilgi alanları geliştir! (zamanının büyük kısmını bilgisayar ya da İnternet kullanarak geçiren insanlarla dalga geçmek için kullanılır)

GAL : English Turkish

n. kız,

GAL. : English Turkish

n. galon, sıvı ölçü birimi (
78 litreye eşit)

GALA : English Turkish

n. gala, şenlik, kutlama, bayram

GALA : English Turkish

adj. gala, şenlik ile ilgili

GALA DRESS : English Turkish

ayramlık

GALA PERFORMANCE : English Turkish

gala gösterimi, ilk gösterim

GALABIA : English Turkish

n. galabia, jellaba, İslam ülkelerinde Araplar tarafından giyilen bol uzun giysi

GALACTAGOGUE : English Turkish

adj. galaktagog, süt miktarını arttıran

GALACTAGOGUE : English Turkish

n. galaktagog, süt miktarını arttıran madde

GALACTAN : English Turkish

n. galaktan, galaktoz üreten kimyasal madde

GALACTIC : English Turkish

adj. galaksi ile ilgili, samanyolu ile ilgili, süt, galaktik

GALACTIN : English Turkish

n. galaktin, prolaktin, süt üretiminde katkıda bulunan hormon

GALACTINE : English Turkish

n. galactine, lezzetli soğuk et yiyeceği; soğuk et

GALACTITE : English Turkish

n. süt taşı, süt akiği

GALACTO : English Turkish

pref. süt

GALACTOBOUREKO : English Turkish

n. Galactoboureko, (Mutfak) vanilya ya da portakal aromalı krema il doldurulmuş yufka hamuru ile yapılan Yunan tatlısı

GALACTOCELE : English Turkish

n. galaktosel, (Tıp) dolmuş süt kanalı (doğum ile ilgili); süt kanalı tıkanıklığının eden olduğu kist

GALACTOMETER : English Turkish

n. galaktometre, süt ölçer, sütün özgül ağırlığını test etmek için kullanılan alet

GALACTOPHORE : English Turkish

n. galaktforöz, süt kanalı (Anatomi)

GALACTOPHOROUS : English Turkish

adj. galaktofor, süt veren, süt üreten