Multilingual Turkish Dictionary

English

English
GALLSTONE : English Turkish

n. safrakesesi taşı, safra taşı

GALLUP : English Turkish

n. Gallup, "Gallup poll" kamuoyu araştırması ifadesinin bir parçası (halkoyu araştırması)

GALLUP POLL : English Turkish

kamuoyu yoklaması, anket

GALLUSES : English Turkish

n. pantolon askısı

GALOOT : English Turkish

n. aptal adam, (Argo) utanç verici veya beceriksiz adam; aptal kişi

GALOP : English Turkish

n. galop dansı

GALOP : English Turkish

v. galop dansı yapmak

GALORE : English Turkish

adv. bol bol, bolca, çok

GALOSH : English Turkish

n. kaloş, lastik

GALOSHE : English Turkish

n. galoş, tozluk; yağmurlu havada giyilen şoson; getr; terlik, ahşap ayakkabı

GALOSHES : English Turkish

n. kaloşlar

GALSWORTHY : English Turkish

n. Galsworthy, soyadı; John Galsworthy (
1933), İngiliz romancı ve oyun yazarı, 1932 Edebiyat Nobel Ödülü sahibi

GALUMPH : English Turkish

v. zıplayarak yürümek, hoplaya zıplaya yürümek

GALVANIC : English Turkish

adj. galvanik, elektrik çarpmasına benzeyen

GALVANICALLY : English Turkish

adv. galvanik olarak, elektrik akımı ile; galvanik bir şekilde

GALVANISATION : English Turkish

n. galvanizasyon, bir metalin ince çinko tabakası ile kaplanması; elektrik akımı uygulaması (sinire, kişiye, vs.); uyarma (ayrıca galvanization)

GALVANISE : English Turkish

v. galvanize etmek, bir metali ince çinko tabakası ile kaplamak; elektrik akımı uygulamak (sinire, kişiye, vs.); uyarmak (ayrıca galvanization)

GALVANISM : English Turkish

n. galvanizm, kimyasal elektrik

GALVANIZATION : English Turkish

n. galvanizasiyon, galvanizleme

GALVANIZE : English Turkish

v. galvanizlemek, galvanik akımla tedavi etmek, canlandırmak, elektrik çarpmış gibi olmak

GALVANIZED : English Turkish

adj. galvanize, çinko kaplama

GALVANIZED IRON : English Turkish

galvanize demir, elektrik akımı ile ince çinko tabakası ile kaplanmış olan demir

GALVANIZED TIN : English Turkish

galvanize teneke, ince çinko tabakası ile kaplanmış teneke

GALVANIZER : English Turkish

n. canlandıran kimse veya şey, ilham kaynağı veren kimse veya şey

GALVANOCAUTERY : English Turkish

n. galvanokosti, elektrik gücüyle ısıtılmış tel ile dağlama yöntemi (Cerrahi)