Multilingual Turkish Dictionary

English

English
GALLERIED : English Turkish

adj. üst sahnesi olan, üst balkonu olan (çoğu kez kilise veya tiyatro)

GALLERY : English Turkish

n. galeri, dehliz, tünel, lağım, kemeraltı, üst balkon, ucuz balkon

GALLES RACING INTERNATIONAL : English Turkish

Galles Racing International, Rick Galles'in sahip olduğu araba yarışı takımı

GALLEY : English Turkish

n. kadırga, roma kürek gemisi, gemi mutfağı, dizgi tablası

GALLEY PROOF : English Turkish

dizginin ilk düzeltme nüshası

GALLEY SLAVE : English Turkish

forsa, kürek mahkümu

GALLEY WORM : English Turkish

çıyan, kırkayak

GALLFLY : English Turkish

n. mazı sineği, ağaç uru yapan sinek

GALLIC : English Turkish

adj. Galya'ya ait, Gal diline ait, Fransız, Fransa'ya ait

GALLIC ACID : English Turkish

gallik asit

GALLICISE : English Turkish

v. Fransızlaşmak, karakter ya da dil olarak Framsız olmak; Fransız kültür özelliklerini almaya yakın olan (ayrıca Gallicize)

GALLICISM : English Turkish

n. fransızca kökenli sözcük

GALLICIZE : English Turkish

v. fransızlaşmak, fransızlaştırmak

GALLIGASKINS : English Turkish

n. bol pantolon, eski bol çorap

GALLIMAUFRY : English Turkish

n. yahni, karmakarışık şey

GALLINACEOUS : English Turkish

adj. tavukgillere ait, tavuksu

GALLING : English Turkish

adj. incitici, kırıcı, gurur kırıcı, güce giden

GALLINULE : English Turkish

n. su tavuğu, bir su kuşu türü

GALLIOT : English Turkish

n. galyot, eskiden Akdeniz’de kullanılan hafif ve hızlı yelkenli tekne; Hollanda’ya ait tek yelkeni olan hafif düz karinalı gemi

GALLIPOLI : English Turkish

n. Gelibolu, Ege Denizi'ne açılan batı Türkiye'de bulunan yarımada; Türkiye'de bir şehir

GALLIPOLI CAMPAIGN : English Turkish

Gelibolu Çıkarması, Nisan 1915'te İngiltere, Avustralya ve Yeni Zelanda müttefik kuvvetlerinin Türk Gelibolu yarımadasına saldırısı

GALLIPOLI PENINSULA : English Turkish

Gelibolu Yarımadası, Ege Denizi'ne açılan batı Türkiye'de bulunan yarımada

GALLIPOT : English Turkish

n. çamsakızı, toprak merhem kavanozu

GALLIUM : English Turkish

n. galyum, kimyasal element

GALLIVANT : English Turkish

v. gezip tozmak, gününü gün etmek, eğlence peşinde koşmak, hovardalık etmek