Multilingual Turkish Dictionary

English

English
GROSS NEGLIGENCE : English Turkish

ağır ihmal

GROSS PAY : English Turkish

üt ücret, kesintisiz olan maaşlar

GROSS PRICE : English Turkish

üt fiyat, ıskonto veya fiyat indiriminden önceki tutar

GROSS PROFIT : English Turkish

üt kazanç

GROSS RECEIPTS : English Turkish

üt hasılat, alınan paranın toplam miktarı

GROSS REGISTER TON : English Turkish

n. gemi ve yükün toplam ağırlığı, groston

GROSS TON : English Turkish

üyük ton, (İngilizce) ton, 2240 pounda eşit olan ağırlık birimi

GROSS VEHICLE WEIGHT : English Turkish

n. azami yüklü ağırlık, GVW, yolda bir taşıta izin verilen maksimum yük ağırlığının toplamı (aracın kendi ağırlığı, yolcular ve yük dahil)

GROSS WEIGHT : English Turkish

üt ağırlık, toplam ağırlık (kap, paketleme, vs. dahil)

GROSS WORKING CAPITAL : English Turkish

üt işletme sermayesi, bir işletmenin devam eden aktiviteler için kullandığı toplam total para, toplam varlıklar tutarı

GROSS YIELD : English Turkish

üt getiri, bir yatırımın sağladığı toplam kar oranı

GROSSE : English Turkish

n. Grosse, "Grosse Pointe" isminin bir kısmı (Michigan'da şehir, ABD)

GROSSE POINTE : English Turkish

Grosse Pointe, Michigan'da şehir (ABD)

GROSSING UP OF INCOME : English Turkish

üt gelir hesaplaması, birinin toplam gelirinin hesaplanması (net gelire göre)

GROSSLY : English Turkish

adv. fena halde, ağır şekilde

GROSSLY UNFAIR : English Turkish

son derece adaletsiz, hiç adil olmayan, son derece haksız

GROSSNESS : English Turkish

n. iticilik, iğrençlik; kabalık; terbiyesizlik

GROSSULAR : English Turkish

n. grossular, lal taşı türünden olan ender rastlanan yeşil mineral, şeffaf lal taşı

GROSSULAR : English Turkish

adj. bektaşi üzümüne özgü, bektaşi üzümüne ait veya ilgili; bektaşi üzümü gibi

GROT : English Turkish

n. mağara, grotto, in, büyük mağara

GROTESQUE : English Turkish

n. grotesk, grotesk figür, garip şekil

GROTESQUE : English Turkish

adj. acayip, garip, gülünç, anlamsız

GROTESQUELY : English Turkish

adv. garip bir şekilde, acayip bir şekilde, tuhaf bir biçimde; çarpıtılmış bir biçimde; çirkin bir şekilde

GROTESQUENESS : English Turkish

n. gariplik, tuhaflık

GROTTO : English Turkish

n. mağara, yapay süslü mağara