Multilingual Turkish Dictionary

English

English
GROTTY : English Turkish

adj. kötü, berbat, sıkıcı, sevimsiz

GROUCH : English Turkish

n. homurdanma, söylenme, huysuzluk, homurdanan kimse

GROUCH : English Turkish

v. homurdanmak, söylenmek, yakınmak

GROUCHILY : English Turkish

adv. hoşnutsuz bir şekilde, memnuniyetsiz bir şekilde, somurtkan bir şekilde; sinirli bir şekilde, hırçın bir şekilde

GROUCHINESS : English Turkish

n. huysuzluk, suratsızlık, homurdayıp durma

GROUCHO : English Turkish

n. Groucho, Groucho Marx (
1977, Julius Henry Marx olarak doğan), Amerikalı komedyen, "Marks Kardeşler" isimli popüler komedi ekibi üyesi

GROUCHO MARX : English Turkish

Groucho Marx, (
1977, Julius Marx olarak doğan) Amerikalı oyuncu ve komedyen, "Marks Kardeşler" isimli komedi tiyatro topluğundan biri

GROUCHY : English Turkish

adj. huysuz, mızmız, suratsız, hiç memnun olmayan

GROUND : English Turkish

n. yer, sebep, toprak, kara, temel, dayanak, dip, zemin, neden, saha, topraklama

GROUND : English Turkish

v. yere sermek, yere indirmek, karaya oturtmak, topraklamak, çakmak, hareket izni vermemek, dayandırmak, dayanmak, kurmak

GROUND : English Turkish

adj. çekilmiş, öğütülmüş, buzlu, tortulu

GROUND : English Turkish

pref. yer, toprak, zemin, cüce

GROUND A PLANE : English Turkish

uçağı indirmek, uçağı yerde tutmak, uçağın kalkmasını engellemek (mekanik problemler, vs. nedeniyle)

GROUND ANGLING : English Turkish

n. olta avı (kıyıdan)

GROUND ARGUMENTS ON : English Turkish

görüşlerini – dayandırmak, iddialarıyla ilgili – esas almak

GROUND BASS : English Turkish

en bas sesle söylenen ezgi

GROUND BEEF : English Turkish

n. kıyma

GROUND BOX : English Turkish

n. bahçe tarhını çevreleyen cüce bitki

GROUND CHICKEN : English Turkish

n. tavuk kıyması

GROUND CLEARANCE : English Turkish

n. yerden yükseklik

GROUND CLOTH : English Turkish

n. yer bezi

GROUND COFFEE : English Turkish

öğütülmüş kahve, kahve yapmak amacıyla öğütülmüş olan kahve çekirdekleri

GROUND COLOR : English Turkish

fon, zemin rengi

GROUND COLOUR : English Turkish

n. zemin rengi, fon

GROUND CONTROL : English Turkish

yer kontrol, uçuşların yerden denetlendiği ve yönetildiği kontrol merkezi