English
JOINING THE MAJORITY : English Turkish
çoğunluğa katılmak, çoğunluk tarafında yer aldı, en büyük gruba katıldı
JOINT : English Turkish
n. Joint , Amerikan Yahudi Birleşik Dağıtım Komitesi, yurt dışındaki zor durumda olan Yahudilere yardım etmeyi amaçlayan hayırsever Yahudi Amerikan örgütü
JOINT : English Turkish
n. birleşme yeri, esrar, ek yeri, eklem, ot, mafsal, batakhane, esrarlı sigara
JOINT : English Turkish
v. birleştirmek, bitiştirmek, eklemek
JOINT : English Turkish
adj. müşterek, ortaklaşa, birlikte, ortak, birleşik, birleşmiş
JOINT ACCOUNT : English Turkish
müşterek hesap, ortak hesap
JOINT ADVENTURE : English Turkish
n. ortak girişim, ortaklık
JOINT AUTHORS : English Turkish
ir çalışmanın ortak yazarları, bir şey yazarken birlikte çalışan yazarlar
JOINT BANK ACCOUNT : English Turkish
müşterek banka hesabı, iki veya daha fazla sahip tarafından paylaşılan banka hesabı
JOINT CHIEFS OF STAFF : English Turkish
n. ABD birleşik kurmay başkanları, ABD Cumhurbaşkanının en yüksek danışma organı (Kara, Deniz, Hava Kuvvetleri ve Deniz Piyade teşkilatından oluşan)
JOINT COMMITTEE : English Turkish
ortak komite, farklı grupları veya organları birleştiren komisyon
JOINT CREDIT : English Turkish
n. müşterek alacak
JOINT CREDITOR : English Turkish
n. müşterek alacaklı
JOINT DEBT : English Turkish
n. müşterek borç
JOINT DEBTOR : English Turkish
n. müşterek borçlu
JOINT EFFORT : English Turkish
ortak çaba, takım gücü, ortak proje
JOINT EFFORTS : English Turkish
ortak çabalar, müşterek çabalar, grup gücü, işbirliği, elbirliği
JOINT EMERGENCY COMMITTEE FOR EUROPEAN JEWISH AFFAIRS : English Turkish
Avrupa Yahudileri Sorunları için Birleşik Acil Durum Komitesi, mülteciler ve zor durumdaki Avrupa Yahudileriyle ilgilenen birkaç önde gelen Yahudi örgütleri komitesi
JOINT FORCE : English Turkish
müşterek kuvvet, ortak görev için bir komutanın emri altında birleşmiş olan birkaç birlik
JOINT HEADQUARTERS : English Turkish
ortak karargâh, ortak harekatı yöneten komuta karargâhı
JOINT HEIR : English Turkish
müşterek mirasçı
JOINT HOLDERS : English Turkish
ortak mal sahibi, bina, arazi veya bir ortaklığa sahip olan birkaç vekil
JOINT LIABILITY : English Turkish
müteselsil sorumluluk, iki veya daha fazla kişi tarafından paylaşılan yasal sorumluluk
JOINT LIAISON COMMITTEE : English Turkish
ortak irtibat komitesi, (askeriye şubeleri, devlet departmanları, vs. arasında)aralarında işbirliği yaratmak için birlikte çalışan insanlar grubu
JOINT OFFENDER : English Turkish
n. suç ortağı
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani