Multilingual Turkish Dictionary

English

English
KEY FOB : English Turkish

n. anahtarlık, güvenlik simgesi: içinde kimlik saptama mekanizmaları bulunan küçük aygıt

KEY IN : English Turkish

kilitlemek, girmek [bilg.], data girmek

KEY INDUSTRY : English Turkish

ana endüstri, önemli sanayi, ana sanayi

KEY LARGO : English Turkish

n. Flarida körfezlerinden en büyüğü (ABD)

KEY LINE : English Turkish

n. ana hat, bir tanımın şeklini ve konumunu gösteren ana hat

KEY MAN : English Turkish

kilit kişi, idare eden kişi, önemli şahıs

KEY MONEY : English Turkish

hava parası

KEY NOTE : English Turkish

ana nota, gamın temelini oluşturan ses (Müzik)

KEY NOTE SPEAKER : English Turkish

anahtar konuşmacı, ana konuşmacı, en önemli konuşmayı yapan kimse (kongrede veya toplantıda)

KEY NOTE SPEECH : English Turkish

ana tema, açılış konuşması

KEY ON : English Turkish

kilitlemek

KEY PLAYER : English Turkish

kilit oyuncu, en önemli kişi, tüm bunlarının gerçekleşmesini sağlayan kişi

KEY POINT : English Turkish

kilit nokta, düşman tarafından yok edilmesi savaşın gidişatını değiştirecek olan yer veya tesis

KEY POSITION : English Turkish

anahtar konum, önemli konum, merkezi konum

KEY RING : English Turkish

anahtarlık

KEY SIGNATURE : English Turkish

(Müzik) tonal donanım, açkıyı belirtmek için nota anahtarını takip eden diyezler veya bemoller dizisi

KEY STROKE : English Turkish

n. tuşlara basma

KEY TO SUCCESS : English Turkish

aşarının anahtarı, amaçlarını gerçekleştirme yolu, başarı yolu

KEY UP : English Turkish

heyecanlandırmak, canlandırmak, coşturmak, perdesini yükseltmek

KEY WORD : English Turkish

anahtar sözcük, şifre

KEYBOARD : English Turkish

n. klavye

KEYBOARD : English Turkish

v. girmek, data girmek

KEYBOARD BUFFER : English Turkish

klavye ara belleği, bir programın henüz işlemediği klavye girdisi içeren bellek alanı

KEYBOARD LAYOUT : English Turkish

klavye düzeni, klavye üzerindeki tuşları düzenleme

KEYBOARDER : English Turkish

n. klavyeci, org çalan kimse, piyanoya benzeyen müzik aleti çalan kimse; bilgisayar klavyesi veya dizgi makinesi klavyesi ile yazı yazan kişi