English
LEGAL PRACTITIONER : English Turkish
n. stajyer avukat, dava vekili
LEGAL PRECEDENCE : English Turkish
yasal üstünlük, daha sonra ortaya çıkacak olan başka bir duruma örnek olabilecek yasal durum veya dava
LEGAL PRESUMPTION : English Turkish
kanuni karine, yasal dayanaklar kanıtı ile ilgili olan varsayım; kanun tarafından belirlendiği şekilde mülkiyet hakkına sahip olma
LEGAL PROCEDURE : English Turkish
kanuni prosedür, kanunlara göre yürütülen prosedür
LEGAL PROCEEDING : English Turkish
kanuni kovuşturma, yasal işlem, yasal prosedür, mahkemede görülen dava veya talep
LEGAL PROCEEDINGS : English Turkish
kanuni kovuşturma, mahkemede birine karşı yürütülen kanuni takip, dava
LEGAL PROFESSION : English Turkish
hukuk mesleği, Hukuk, kanunlar ve adaletle ilgili olan meslek
LEGAL PROTECTION : English Turkish
yasal koruma, kanuni dokunulmazlık, kanun tarafından korunma
LEGAL REMEDY : English Turkish
kanuni çözüm
LEGAL REPRESENTATION : English Turkish
kanuni temsilcilik, mahkemede yapılan müşteri temsilciliği
LEGAL RESERVE : English Turkish
kanuni ihtiyat, yedek ihtiyaçlara göre yapılan ihtiyat
LEGAL RULE : English Turkish
hukuk kuralı, hukuk ilkesi
LEGAL SCHOLASTIC APTITUDE TEST : English Turkish
Yasal Skolastik Yetenek Testi, ABD'de hukuk fakülteleri proğramlarına başvuranlar için uygulanan standart test
LEGAL STEP : English Turkish
kanuni yol, kanuni vasıta
LEGAL TENDER : English Turkish
kanuni para, kanuna göre kabul edilmesi gereken para
LEGAL TERM : English Turkish
hukuk terimi, uzmanlaşmış hukuk sözcüğü veya ifadesi
LEGAL TITLE : English Turkish
kanuni mülkiyet, yasal sahiplik, kanuni tapu senedi (Hukuk)
LEGAL VALIDITY : English Turkish
kanuni geçerlilik, yasal olarak geçerli olma, kanunen yetkili olma
LEGALESE : English Turkish
n. hukuk dili
LEGALISATION : English Turkish
n. yasallaştırma, yetki verme; yasal yapma (ayrıca legalization)
LEGALISE : English Turkish
v. yasallaştırmak, yasal veya meşru hale getirmek; meşrulaştırmak, yetki vermek, onaylamak (ayrıca legalize)
LEGALISED : English Turkish
adj. yasallaştırılmış, meşrulaştırılmış, kanunlaştırılmış; onaylanmış, yetki verilmiş (ayrıca legalized)
LEGALISM : English Turkish
n. yasalara saygı, kanunlara uyma
LEGALIST : English Turkish
n. kanunlara uyan kimse
LEGALISTIC : English Turkish
adj. yasalara harfiyen uyan, kanuna veya belirli kurallara bağlı olan
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani