Multilingual Turkish Dictionary

English

English
COMPASS DIRECTION : English Turkish military

PUSULA YÖNÜ/İSTİKAMETİ:İstikameti pusulanın kuzeyden saat yelkovanı yönünde ölçülen açısal mesafe şeklinde ifade edilen yatay yön

COMPASS ERROR : English Turkish military

PUSULA HATASI:Pusula göstergesinin gösterdiği kuzey ile hakiki kuzey arasındaki fark toplamı

COMPASS NORTH : English Turkish military

PUSULA KUZEYİ:Bak. "magnetic north"

COMPASS ROSE : English Turkish military

RÜZGAR GÜLÜ:Genellikle derecelerle işaretlenmiş, yönleri gösteren ve uygun bir nesne üzerine basılan veya çizilen tedrici bir daire

COMPATIBILITY : English Turkish military

UYGUNLUK:Karşılıklı karışma olmaksızın aynı sistem veya çevrede mevcut olan veya işlev gören teçhizat veya malzemenin iki veya daha kısmının veya aksamlarının kapasitesi. Ayrıca bakınız: "interchangeability"

COMPENSATOR : English Turkish military

KOMPENSATÖR, GİDERİCİ:Bertaraf edilmesi gereken etki ve hareketleri asgari hadde indirmek için kullanılan cihaz. Gidericiler; genellikle, namlunun yükselmesine engel olmak ve geri tepmeyi azaltmak maksadıyla, bazı tip av tüfekleri ve otomatik tip silahlarda kullanılır

COMPETITION : English Turkish military

MÜSABAKA:

COMPILATION : English Turkish military

HARİTA KIYMETLENDİRMESİ:Bir kara veya deniz haritasının hazırlanması için gerekli olan bütün ilgili bilgilerin seçilmesi, yerleştirilmesi ve grafik olarak sunulması. Böyle bilgiler diğer haritalardan veya krokilerden, veya diğer kaynaklardan çıkarılabilir

COMPILATION DIAGRAM : English Turkish military

HARİTA KIYMETLENDİRME DİYAGRAMI:Derlenmiş olan harita veya krokiden gelen kaynak malzemenin ayrıntılarını veren bir diyagramdır. Güvenilir bilgiyi içermesi gerekli değildir. Ayrıca bakınız: "reliability diagram"

COMPILE : English Turkish military

DERLEMEK:Sembolik bir programlama dilinde yazılmış bir programdan, makine dilinde bir program hazırlamak, tevdit

COMPILER : English Turkish military

DERLEYİCİ (HV.):Bir çevirme programından (assembler) daha güçlü kompüter programı. Denkleştirici, genellikle, bir çeviricide kullanılan aynı işlem demek olan kod değiştirme (translating) görevine ilaveten bazı giren bilgileri (items of input) alt rutin denilen emirler halinde değiştirmeye muktedirdir. Nitekim; çeviricinin teke tek kod değiştirmesi yapılmasına ve çıkan bilgi (output) olarak, kullanılan sayıda emir veya konstant meydana getirmesine mukabil bir derleştirici daha fazlasını yapmaktadır. Derleştirme sonucu elde edilen program orijinalin kodlanmış ve genişletilmiş bir modelidir. Ayrıca bakınız: "assembler (data automation)"

COMPLAINT-TYPE INVESTIGATION : English Turkish military

ŞİKAYET TİPİ ARAŞTIRMA:Sabotaj, casusluk, hıyanet, fesat veya yıkıcı faaliyetlerden şüphe duyulan bir istihbarata karşı koyma araştırması

COMPLEMENT : English Turkish military

İLAVE BİRLİK:Belirli bir birliğin emrine, hizmet ve faaliyetlerini araştırması maksadıyla fazladan verilmiş çeşitli tipten birlikler

COMPLEMENTARY ANGLE OF SIGHT : English Turkish military

MÜTEMMİT TOPRAK AÇISI:Mermi yolunun değişmez kabul edilmesinden doğan hatayı ortadan kaldırmak için yapılan doğru toprak açısı düzeltmesi

COMPLETE INVENTORY : English Turkish military

TAM SAYIM:Bak. "inventory"

COMPLETE PENETRATION : English Turkish military

TAM NÜFUZ:Kara Ordusu'nda; hedefin arkasından bakıldığı zaman, merminin hedefin içinde bulunması veya hedef üzerinde meydana gelen delikten ışık görülebilmesi şeklindeki nüfuz

COMPLETE ROUND (DOD, IADB) : English Turkish military

TAM ATIM (AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI, AMERİKAN SAVUNMA KURULU):İstenilen koşullar altında ve zamanda özel bir işlevi ifa etmek üzere tasarlanan patlayıcı veya patlayıcı olmayan aksamların montajında kullanılan bir deyim. Tam atımlı mühimmatın örnekleri aşağıdadır: a. Separate loading: Ayrı yükleme: Barut, itici madde ve manevra cephanesinin haricinde, bir mermi ve bir tapadan ibarettir. b. Fixed or semifixed: Sabit veya yarı sabit: Barut, itici madde, kovan bir mermi ve katı mermilerin kullanıldığı durumların haricinde bir tapadan ibarettir. c. Bomb: Bomba: Bir defada bombayı atmak ve onun işlevlerini görmek için gereken bütün aksamlardan ibarettir. d. Missile: Füze: Tam bir savaş başlığı kısmından ve onunla ilgili aksam ve itme mekanizmalarının bulunduğu bir füze gövdesinden ibarettir. e. Rocket: Roket: İşlevini görmek üzere gereken bütün aksamlardan ibarettir

COMPLETE ROUND (NATO) : English Turkish military

TAM ATIM (NATO):Faaliyete geçmesi için gerekli olan bütün aksamları ihtiva eden mühimmat

COMPLETE SHUTDOWN INVENTORY : English Turkish military

FAALİYETİ DURDURARAK TAM SAYIM:Bir tesiste bulunan bütün maddelerin belirli bir tarihte sayımı. Bu sayım yapılırken bütün tesellim veya dağıtım faaliyetine son verilir

COMPLETED CASE : English Turkish military

TAMAMLANMIŞ MUKAVELE:

COMPLEX : English Turkish military

KARMAŞIK:

COMPLIANCE INDEX : English Turkish military

TRAFİĞE UYMA ORANI:Trafik kontrol cihazlarının faydasını tayin ve tespit bakımından motorlu araç şoförlerinin bu cihazlara kendiliklerinden uyma oranı

COMPONENT : English Turkish military

ASLİ TEŞKİL:Bir bütünün bir parçası; Örneğin Kara Ordu'sunun Muvazzaf ve İhtiyat Asli Teşkilleri; Muvazzaf Ordu, ABD Milli Muhafız Teşkilatı ve Müşekkel İhtiyat Teşkilleridir. Celp suretiyle askere alınan personel, ABD Kara Ordusu'nun asli teşkil dışı mensuplarıdır

COMPONENT (MATERIAL) : English Turkish military

ANA PARÇA, AKSAM (MALZEME):İmalat, montaj, bakım veya tekrar inşada bir arada monte edilen kısımların, montaja hazır küçük parçaların ve montaj parçalarının bir montajı veya herhangi bir bileşimidir

COMPONENT END ITEM : English Turkish military

ANA PARÇA DURUMUNDA NİHAİ MADDE:Bir dağıtım sınıfına tahsis edilmiş nihai maddenin içinde yer alan ve bir destek sınıfına tahsis edilen nihai madde