English
COMPUTED INTERSECTION : English Turkish military
HESAPLA KESTİRİLMİŞ NOKTA:Bir noktanın, trigonometrik kestirme ile tayin edilen mevkii. Buna eskiden "flash short base" de denirdi
COMPUTED PRICE : English Turkish military
HESAPLANMIŞ FİYAT; RAYİÇ:Genellikle resmi makam tarafından tespit edilmiş fiyat
COMPUTED PROCUREMENT REQUIREMENT : English Turkish military
HESAPLANMIŞ TEDARİK İHTİYACI:Mevcut mallar düştükten sonra, bütün taleplerin karşılanması için tedarik lüzumu hesap edilen ikmal maddeleri miktarı. Tedarik planı olarak tasdik edilmeden önce bu ihtiyaçlardan aylık küçük değişiklikler yapılabilir
COMPUTER : English Turkish military
HESAP CİHAZI (HV) KOMPUTER:Bilgileri almaya, bu bilgileri önceden kararlaştırılmış işlemlere tatbike ve bu işlemlerin sonuçlarını vermeye muktedir mekanik veya elektro mekanik bir cihaz. Daha kesin bir ifade ile ardarda sıralanmış aritmetik ve lojik işlemleri yapan bir cihaz. Elektronik cihaz ve devrelerden geniş ölçüde faydalanan iki esas tipi vardır: (analogue computer) ve (digital computer)
COMPUTER E.6. B : English Turkish military
E.
B HESAP CİHAZI; E.
B. KOMPÜTERİ:Hava seyrüseferi ve hava bombardımanı için standart olarak verilen hesap aleti. Bu aletin bir tarafında dairevi bir sürgülü cetvel (slide ruler) diğer tarafında da taksimatlı düşme (wind drift), yere nazaran sürat (ground speed) ve taksimatlı pusulabaşı dairesi (heading plotter) vardır
COMPUTING SIGHT : English Turkish military
HESAP NİŞANGAHI:Mermi çıkış hattı arasında bulunması lazım gelen açıyı hesaplamak için, elektrikli veya mekanik bir tertibatı bulunan bir silah nişangahı. Bu nişangahın, genel olarak, açıyı otomatik olarak tayin eden tertibatı da vardır
CONCEALED DAMAGE : English Turkish military
GİZLİ HASAR:Dışı iyi durumda olan bir ambalajın içindeki malzemenin hasara uğramış olması
CONCEALED LOSS : English Turkish military
GİZLİ KAYIP:Dış tarafında, açıldığını gösterir hiç bir belirti bulunmayan bir ambalajın içindeki noksanlık
CONCEALMENT : English Turkish military
GİZLEME:Gözetleme veya gözleme karşı korunma. Ayrıca bakınız: "camouflage; cover; screen"
CONCENTRATED FIRE : English Turkish military
TEKSİF EDİLMİŞ ATIŞ:
Tek bir hedef üzerine yöneltilmiş iki veya daha çok geminin bataryaları ile ateş.
Bir kaç silahın tek bir nokta veya küçük bir sahaya yöneltilmiş ateş. Ayrıca bakınız: "fire; massed fire"
CONCENTRATED TERMINAL OPERATION : English Turkish military
TOPLU TERMİNAL FAALİYETLERİ:
CONCENTRATION : English Turkish military
ATEŞ TOPLAMASI:Sınırlı bir süre içinde bir bölgeye veya ilerisi için muhtemel hedef olarak adlandırılmış ve numaralanmış bir bölgeye yapılan keşif ateş
CONCENTRATION AREA : English Turkish military
YIĞINAK BÖLGESİ:Kıtaların, genellikle harekat alanında, fiilen harekata başlamadan önce toplandıkları bir bölge
CONCEPT : English Turkish military
KAVRAM:Bir şeyin nasıl yapılabileceğini veya nasıl başarılabileceğini ifade eden, kabul edilen bir usule yol açabilen bir fikrin tasarımı veya ifadesi
CONCEPT OF OPERATIONS : English Turkish military
(DOD, IADB):KOMUTANIN ANA FİKRİ; HAREKAT TASARISI:Bir komutanın, bir harekat veya zincirleme bir seri harekat hakkında, düşünce ve niyetlerini ana hatlarıyla gösteren sözlü veya yazılı beyan. Harekat tasarısı; sefer planlarında ve özellikle planın aynı zamanda veya arka arkaya yapılacak, birbiriyle bağlantılı bir seri harekatı içine alması halinde harekat planlarında sık sık ifade edilir. Harekat tasarısından maksat, harekatın toplu bir tarifini yapmaktır. Planda, buna, esas itibarıyla maksadın daha açık ifadesi için yer verilir ve çok defa komutanın ana fikri şeklinde ifade edilir
CONCEPT OF OPERATIONS (NATO) : English Turkish military
HAREKAT TASARISI (NATO):Görevini başarmak amacıyla bir komutan tarafından seçilen harekat tarzının açık ve tam olarak ifade edilmesi
CONCERTINA : English Turkish military
TEL ÜSTÜVANE:Taşımak için katlanabilen veya iç-içe sokulabilen ve kullanılacağı zaman açılan, silindir şeklinde, portatif dikenli tel engeli. Tel üstüvaneler, genel olarak, diğer engellerin kuvvet ve tesirini artırmak için kullanılır
CONCRETE : English Turkish military
SOMUT; BETON:
CONCRETE BLOCK : English Turkish military
BETON BLOK:Çeşitli işlerde yapılan ve tanklara karşı engel olarak kullanılan beton blok
CONCRETE PILLAR : English Turkish military
BETON DİREK:Sütun şeklinde yapılan beton tank engeli
CONCRETE TETRAHEDRON : English Turkish military
BETON PİRAMİT:Piramit şeklinde beton tank engeli
CONCURRENT BASIC MILITARY TRAINING : English Turkish military
MÜŞTEREK TEMEL TEKNİK EĞİTİM:Teknik eğitim sırasında tekrarlanan temel askerlik eğitimi
CONCURRENT JURISDICTION : English Turkish military
MÜTEDAHİL KAZA HAKKI; MÜTEDAHİL YARGILAMA HAKKI:Bir devletin, A. B. D. 'ye, bir bölge üzerinde yetki tanırken, aynı, yetkiyi A. B. D. ile birlikte kendisinin de kullanma hakkını muhafaza etmesi halleri. Aksi halde tanınan yetki münhasır yargılama yetkisi (exclusive jurisdiction) mahiyetinde olacaktır
CONCURRENT PARTS : English Turkish military
MÜŞTEREK DAĞITIM PARÇALARI:Belirli bir süre içinde bakım faaliyetini temin etmek ve diğer belirli ihtiyaçları karşılamak amacıyla bir nihai madde ile birlikte verilen parçalar
CONCURRENT PLANNING : English Turkish military
AYNI ZAMANDA PLANLAMA:
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani