Multilingual Turkish Dictionary

English

English
CONTROLLED MAP : English Turkish military

KONTROLLU, SIHHATLİ HARİTA:Nivelman ve nirengi şebekesine dayanarak gayet hassas şekilde yapılmış harita. Böyle bir haritada ölçek, yan ve yükseklikler doğrudur. Ayrıca bakınız: "map"

CONTROLLED MATERIALS : English Turkish military

KONTROLLU MALZEME, KONTROLLU HARP MALZEMESİ:
Nolu savunma malzemesi yönetmeliğinin 1 Nolu çizelgesinde gösterilen şekil ve biçimde yeni, yeniden ergitilmiş, yeniden haddeden geçirilmiş veya çekilmiş durumda, yerli veya ithal malı çelik, bakır, nikel halitası ve alüminyum

CONTROLLED MINE : English Turkish military

KONTROLLU MAYIN:Yerleştirilmesinden sonra mayının emniyetli veya faal kılınmasını veya ateşlenmesini sağlayacak derecede kullanıcı tarafından kontrol edilebilen bir mayın

CONTROLLED MOSAIC : English Turkish military

FOTOPLAN, KONTROLLU, MOZAYİK:Mesafe ve istikametleri doğru bir şekilde göstermek için, nirengi noktaları yardımıyla yapılan mozaik. Ayrıca bakınız: "mosaic", "restification", "uncontrolled mosaic"

CONTROLLED NET : English Turkish military

KONTROLLU ÇEVRİM:Müşterek bir muhabere kanalında bulunan istasyonlar grubu. Bu gruptaki istasyonlardan birisi kontrol vazifesiyle görevlendirilir. Diğerleri ancak izin verildikçe yayın yapabilirler

CONTROLLED PARACHUTE TOWER : English Turkish military

KONTROLLU PARAŞÜT KULESİ:Bir paraşütün kablolar arasında inişine imkan veren tertibat ve teçhizata sahip kule. Paraşütle atlama eğitiminde kullanılır

CONTROLLED PASSING : English Turkish military

KONTROLLU GEÇİŞ:Bir zamanda sadece tek bir trafik şeridini alabilen yolun bir noktasını veya kısmını sıra ile diğer tarafa geçirmek üzere sağlanan ters yönlerde hareket eden iki şeritlik trafik vasıtasıyle oluşturulan bir trafik hareket usulü

CONTROLLED PATTERN : English Turkish military

BAĞLANTILI YÜK ATMA USULÜ:Uçuş halindeki bir hava aracından paraşütle ikmal maddeleri, silah vesaire atılması ve atılan eşyanın dağıtılmasını önlemek için ip, ağ ve diğer vasıtalarla toplu bir halde bağlanması

CONTROLLED PORT : English Turkish military

KONTROLLU LİMAN:Giriş ve çıkış demir yeri tahsisi ve iç trafiği askeri makamların kontrolu altında bulunan bir liman veya demirleme yeri

CONTROLLED REPORT : English Turkish military

KONTROLLU RAPOR (HV.):Görülen ihtiyaç yeniden bir incelemeye tabi tutulmayı ve bir rapor kontrol işareti veya istisna hükmü verilmesini gerektiren bir rapor

CONTROLLED REPRISAL : English Turkish military

KONTROLLU MİSİLLEME:Kullanılmamalıdır. Bakınız: "controlled response"

CONTROLLED RESPONSE : English Turkish military

KONTROLLU YANIT:Koşullara göre en avantajlı özel askeri yanıtı sağlayacak olan çok sayıdaki değişik uygulanabilir olan seçeneklerden birinin seçilmesi

CONTROLLED ROUTE : English Turkish military

KONTROLLU GÜZERGAH:Trafik veya hareket kısıtlamalarına tabi kullanımı bulunan, denetlenebilecek bir güzergah. Ayrıca bakınız: "route"

CONTROLLED SUBMARINE MINE : English Turkish military

KONTROLLU DENİZALTI MAYINI:Bak. "controlled mine"

CONTROLLED SUPPLIES : English Turkish military

KONTROLLU İKMAL MADDELERİ:İlgili sınıf başkanının tespit ettiği öncelik sırasına göre ve mahdut miktarlarda dağıtımı yapılan ikmal maddeleri. Ayrıca bakınız: "controlled item" ve "regulated item"

CONTROLLED TOWER : English Turkish military

KONTROLLU PARAŞÜT KULESİ:Bak. "controlled parachute tower

CONTROLLED WAR : English Turkish military

KONTROLLU HARP, SINIRLI HARP:Bu terim kullanılmamalıdır. Bak. "limited war"

CONTROLLER : English Turkish military

KONTROL TERTİBATI:Bir makine veya aracın uzaktan idaresini sağlamak üzere kullanılan elektrik tertibatı

CONTROVERSY : English Turkish military

MÜNAKAŞA, İHTİLAF, MÜCADELE:

CONUS RESIDENT : English Turkish military

ABD'DE İKAMET EDEN:İkamet yeri ABD Anayurdu eyaletlerinden birinde veya Kolombiya bölgesinde kayıtlı şahıs

CONVALESCENT CAMP : English Turkish military

NEKAHET KAMPI:Bir harekat alanında bulunan nekahet kampı

CONVALESCENT CENTER : English Turkish military

NEKAHET MERKEZİ:Hastane tedavisine lüzum kalmamış olmakla beraber vazife başına dönmeden önce, bir süre tıbbi nezaret altında bulunmaları icap eden ve yürüyebilen hasta ve yaralıları harekat alanındaki diğer hastanelerden kabul eden ve ortalama1500 yatağı bulunan bir sıhhiye birliği

CONVALESCENT FACILITY : English Turkish military

NEKAHET PAVYONU:Vazifeleri başına dönecek kadar iyileşmemiş olan fakat günlük tıbbi tedavi ve bakıma da ihtiyaçları bulunmayan hasta ve yaralıların nekahet devresini geçirmeleri ve eski hallerine gelmeleri için faydalanılan ve sabit bir hastanenin idaresinde olmakla beraber yekdiğerinden ayrı bulunan bina veya binalar

CONVALESCENT HOSPITAL : English Turkish military

NEKAHETHANE:Günlük tedaviye ihtiyaç kalmayan hasta ve yaralılar için tesis edilmiş sabit veya seyyar hastane

CONVALESCENT PATIENT : English Turkish military

NEKAHETTE BULUNAN HASTA VEYA YARALI:Hastalığı geçen fakat hastalığın fiziksel tesirleri henüz tamamen ortadan kalkmamış olan istirahat ve tedaviye muhtaç hasta veya yaralı