English
MAULER : English Turkish military
MAULER (GÜDÜMLÜ FÜZESİ):İleri kara muharebe unsurlarının, alçaktan uçan tayyarelere ve kısa menzilli roket ve füzelere karşı, her türlü hava şartları içinde, hava savunmasını temin maksadıyla imal edilmiş, seyyar kundağı motorlu bir güdümlü füze. XMIM-464 olarak adlandırılır
MAVERICH : English Turkish military
MAVERİH:Fırlatma ve ayrılma imkan ve kabiliyetine sahip bir havadan yüzeye füzedir. Tanklar, zırhlı araçlar ve sahra tahkim hatları gibi sabit veya hareketli küçük ve sert hedeflere karşı kullanılır. AGM-65 olarak gösterilir
MAXIMUM AIRCRAFT ARRESTING HOOK LOAD : English Turkish military
AZAMİ UÇAK DURDURMA KANCASI YÜKÜ:Bir durdurma sırasında, uçağın durdurma kancasına tatbik edilebilecek azami yük
MAXIMUM DEPRESSION : English Turkish military
AZAMİ ALÇALIŞ AÇISI:Bir topun, müessir atış yapabilmek şartıyla tevcih edilebileceği, ufkun altına düşen azami açı
MAXIMUM EFFECTIVE RANGE : English Turkish military
AZAMİ TESİRLİ MESAFE:Bir silahın sapma yapmadan istenilen sonuca erişebileceği beklenilen azami mesafe
MAXIMUM ELEVATION : English Turkish military
AZAMİ YÜKSELİŞ AÇISI:Bir topun tevcih edilebildiği en büyük yükseliş açısı. Bu açı, topun mekanik yapısı ile tahdit edilmiştir
MAXIMUM GRADEABILITY : English Turkish military
AZAMİ TIRMANMA KABİLİYETİ:Bir aracın küçük vitesle çıkabileceği azami meyil. Bu, engel olarak, meyil yüzdesi ile, yani dikey yükseliş ile katedilen yatay mesafe arasındaki nispet halinde ifade edilir. Bazen de, meyil ile yatay satıh arasındaki açı olarak anlatılır
MAXIMUM LANDING WEIGHT : English Turkish military
AZAMİ İNİŞ AĞIRLIĞI:Model veya seyrüsefer hudutları bakımından, bir uçağa, inişte müsaade edilen azami kaba ağırlık
MAXIMUM LEAD : English Turkish military
AZAMİ ÖNLEME:Bak. " variable lead method"
MAXIMUM LEVEL OF SUPPLY : English Turkish military
AZAMİ İKMAL SEVİYESİ:Herhangi bir zamanda elde bulundurulmasına yetki verilmiş olan azami ikmal maddesi miktarı, azami ikmal seviyesi, asgari ikmal seviyesi ile bütünleme müddeti ikmal seviyesinin (operating level of supply) tutarıdır. Ayrıca bakınız: "level of supply"
MAXIMUM OPERATING DEPTH : English Turkish military
AZAMİ HAREKET DERİNLİĞİ:Dalmış durumdaki bir denizaltının daha aşağıya inmemesi gereken derinlik. Bu derinlik denizaltının ulusal deniz makamları tarafından belirlenir. Ayrıca bakınız: "test depth"
MAXIMUM ORDINATE : English Turkish military
TEPE YÜKSEKLİĞİ:Kara ve deniz topçu desteğinde: a. Mermi yolunun en yüksek noktası; b. Bir merminin atıldığı nokta ve zirve noktası arasındaki irtifa farkı (dik aralık)
MAXIMUM PERMISSIBLE CONCENTRATION : English Turkish military
Bak. "radioactivity concentration guide"
MAXIMUM PERMISSIBLE DOSAGE : English Turkish military
KABUL EDİLEBİLİR AZAMİ DOZAJ:Acil olmayan şartlar altında çalışan personel için tehlikesiz azami miktar olarak tespit edilen haftalık radyasyon miktarı. Ayrıca bakınız: "radiation dose (dosage) "
MAXIMUM PERMISSIBLE DOSE : English Turkish military
KABUL EDİLEBİLİR AZAMİ DOZ:Bir komutan veya uygun yetkili makam tarafından, cereyan etmekte olan harekatla ilgili askeri düşüncelere uygun olarak, birlik mensuplarının belirli bir süre içinde alabilecekleri birikmiş radyasyon doz sınırı olarak belirtilen radyasyon dozu
MAXIMUM RANGE : English Turkish military
AZAMİ MENZİL:Bir silahın mermisinin sapmadan gidebileceği (ateş edebileceği) azami menzil. Bak. " extreme range"
MAXIMUM SECURITY INSTITUTION : English Turkish military
YÜKSEK EMNİYETLİ CEZAEVİ:Genel olarak ağır suçluları hapsetmeye yarayan ve mahpusların kaçmaları imkanını asgari hadde indirecek şekilde inşa edilmiş olan disiplin cezaevi. Böyle bir tesisin etrafı duvarlarla çevrilidir; mahpuslar genellikle, hücrelere konur ve faaliyetlerin büyük kısmı duvarlar içinde cereyan eder. Ayrıca bakınız: "medium security institution"
MAXIMUM SUSTAINED SPEED (TRANSPORT VEHICLES) : English Turkish military
AZAMİ DEVAMLI İDAME ETTİRİLECEK SÜRAT (TAŞIT ARAÇLARI):Bir aracın, ortalama yük haddi ile, birinci sınıf bir yol üzerinde, hasara maruz kalmaksızın, uzunca bir süre sürülebileceği en yüksek hız
MAXIMUM TAKE-OFF WEIGHT : English Turkish military
AZAMİ KALKIŞ AĞIRLIĞI:Model veya seyrüsefer hudutları bakımından, bir uçağa kalkışta müsaade edilen azami kaba ağırlık
MAXIMUM TERRAIN ELEVATION FIGURE : English Turkish military
AZAMİ BÖLGE İRTİFAI:Bir hava şeması üzerinde, belirli bir bölgede bulunan azami bölge irtifaı (arazi arızaları hariç)
MAXIMUM THERMOMETER : English Turkish military
MAKSİMUM DERECELİ TERMOMETRE:Sıcaklığı göstermekte kullanılan cıva veya diğer müşirlerin, ayar edildikten sonra düşmeyerek, çıktıkları azami sıcaklık derecesi üzerinde kaldıkları termometre
MAYDAY : English Turkish military
İMDAT (TELSİZLERDE):Yardım çağrısı
MCBEE SELECTOR : English Turkish military
MCBEE SELEKTÖRÜ:Delikli kartları, makinada tasnif edilmek üzere ayıran makina. Bu cihaz, özellikle, erat sınıflandırma kartlarını (classification card) tasnif için kullanır
MEA CONING : English Turkish military
ŞAŞIRTMA YAYIMI:Hava seyrüseferini şaşırtmak için, düşmanın bıykın (beacon) sinyallerini alarak, aynı frekans üzerinden tekrar yayınlamak, şaşırtma yayın istasyonları, düşman uçakları ve yer istasyonlarının yanlış kerteriz almalarına neden olur. Ayrıca bakınız: "beacon"
MEA CONING STATION : English Turkish military
ŞAŞIRTMA YAYIM İSTASYONU:Şaşırtma yayını yapan telsiz istasyonu
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani