English
PERSONNEL SHELTER : English Turkish military
PERSONEL SIĞINAĞI:Personeli biyolojik ve radyolojik taarruzlarla kimya taarruzlarına karşı koruyan sığınak
PERSONNEL SUBSYSTEM : English Turkish military
TALİ SİSTEM PERSONELİ:Bir sistemin bünyesi içindeki madeni aksamın çalıştırılması, bakımı ve kontrolü için eğitilmiş personel
PERSONNEL UTILIZATION RESEARCH : English Turkish military
PERSONELDEN FAYDALANMA ARAŞTIRMASI:Beşeri faktörlerle bilgi ve metotların; iş üzerindeki ferdi ve toplu halde personel verimini yükseltmeyi, insan ve makine imkan ve kabiliyetleri ile döner ihtiyaçların psikolojik ve işleyiş sınırları ve
işin olağanüstü ve tipik şartları dahil çevre çalışma faktörleri arasındaki lüzumlu dengeyi hesaplamayı hedef tutan geliştirme çalışması
PERSONNEL VOUCHER : English Turkish military
PERSONEL BELGESİ:
PERSONNEL VULNERABILITY CONDITION : English Turkish military
PERSONEL HASSASİYET DERECESİ:Personelin nükleer silah etkilerinden korunma derecesi. Risk dereceleri ile yakından ilgili üç durum vardır: İkaz edilmiş korunmuş (warned protected), ikaz edilmiş açıkta (warned exposed) ve ikaz edilmemiş açıkta (unwarned exposed)
PERSPECTIVE CHART : English Turkish military
PERSPEKTİF GRAFİK:
PERSPECTIVE GRID : English Turkish military
PERSPEKTİF GRİD:Kara veya başlangıç düzlemi üzerindeki sistematik bir hat şebekesinin perspektifini temsil etmek üzere bir fotoğraf üzerine çizilen ve yerleştirilen bir hat şebekesi
PERSPECTIVE SPATIAL MODEL : English Turkish military
KABARTMA MODEL; MÜCESSEM MODEL:Bir hava fotoğrafı çiftine stereoskopla bakıldığı zaman, bir arazi parçasının, yükseklik ve derinlik ile, optik olarak tecessüm eden şekli
PERSPECTIVE VIEW : English Turkish military
UÇAĞIN PERSPEKTİF GÖRÜNÜŞÜ:Bak. "maneuvering flight"
PERTURBATION : English Turkish military
DÜZENSİZLİK (HV. ):Bir gök cisminin muntazam hareketinde, bu harekete amil olan kuvvet dışında bir kuvvetin sebep olduğu düzensizlik. Gezegenlerde bu hale, karşılıklı çekim kuvvetleri sebebiyet verir. Gazetelerde periyodik düzensizlik, mukabil durumlarına göre kısa süreli salınımlar; yüzyıllara bağlı düzensizlik ise yörüngelerindeki cüzi değişikliklerdir
PETROLEUM : English Turkish military
PETROL:Bak. "bulk petroleum", "packaged bulk petroleum" ve "stated items"
PETROLEUM INTERSECTIONAL SERVICE : English Turkish military
BÖLGELER ARASI PETROL İKMAL HİZMETİ:Bir harekat alanında, harekat alanı kara ordusu unsurları ile emir verilecek diğer kuvvetlere. döküm petrol ürünleri ikmali için, ikmal ve tahliye kanallarını ve ilgili yardımcı tesisleri faaliyette bulunduran, bölgeler arası veya sahalar arası hizmet
PETROLEUM PORT TERMINAL : English Turkish military
PETROL YÜKLEME VE BOŞALTMA LİMANI:Derin sular kıyısında bulunan ve sıvı petrol ürünlerini boşaltmak, depolamak ve yüklemek için gerekli tesisleri ihtiva eden liman
PETROLEUM, OILS AND LUBRICANTS : English Turkish military
PETROL YAĞI VE MOTOR YAĞLARI:Silahlı kuvvetler tarafından kullanılan bütün petrol ve petrolle ilgili ürünleri içine alan geniş bir terim
PETTY CASH : English Turkish military
ELDEKİ NAKİT (AVAN)
KÜÇÜK KASA HESABI; KÜÇÜK KASA FONU:Az miktarlarda ve derhal yapılması gerekli tediyelerde kullanılmak maksadıyla elde bulundurulan veya depozit olarak bir tarafa ayrılan para. Bu para, genellikle, avans olarak elde bulundurulur
PETTY OFFICER : English Turkish military
DENİZ ASTSUBAY:Deniz kuvvetlerinde, Kara Ordusundaki astsubaylara tekabül eden askeri şahıs. Deniz astsubaylarının dört derecesi vardır; deniz astsubay kıdemli başçavuşu (chief petty officer), deniz astsubay üstçavuş (petty officer, second class) ve deniz astsubayı çavuş (petty officer, third class)
PETTY OFFICER, SECOND CLASS : English Turkish military
DENİZ ASTSUBAY ÜSTÇAVUŞ:Bak. " petty officer"
PETTY OFFICER, THIRD CLASS : English Turkish military
DENİZ ASTSUBAY ÇAVUŞ:Bak. "petty officer"
PHALANX : English Turkish military
PHALANX (SİLAH SİSTEMİ):Gemilere tehdit oluşturan füzelere karşı otomatik ve otonom terminal savunma sağlayan kapalı bir silah sistemi. Bu sistem; kendine yeterli araştırma ve izleme radarlarını, silah kontrolünü ve topun çapından daha küçük mermi ateşleyen 20 mm'lik M61 topunu içermektedir
PHANTOM CIRCUIT : English Turkish military
FANTOM DEVRESİ:Mevcut iki fiziki devre üzerine yayım bobinleri (mintakile bobinleri) vasıtasıyla bir ek devre koyarak elde edilen telefon veya telgraf devresi
PHANTOM II : English Turkish military
PHANTOM II:Çift motorlu, süpersonik, çok amaçlı, bütün hava koşullarında uçabilen bir avcı/bombardıman jet uçağı. Karadan ve uçak gemilerinden havalanmakta, ve hem havadan havaya hem de havadan karaya yönelik silahları kullanmaktadır. Phantom, mühim bir hava önleme yakın hava desteği ve donanma savunma uçağıdır. Lazer bombalaması, elektronik bombalaması ve radar bombalaması gibi özel görevler yeknesak, rutin imkan ve kabiliyetler olarak düşünülmektedir. Nükleer ve nükleer olmayan silahları kullanacak kapasitedir. F-4 olarak bilinmektedir. FR-4 foto-keşif tipidir
PHANTOM ORDER : English Turkish military
TASLAK SİPARİŞ:Belirli maddelerin savaş zamanında istihsali için gerekli ön planlamanın barıştan hazırlanması ve esas yetki alınır alınmaz derhal sözleşmenin icrasına geçilmesi hükümlerini ihtiva eder şekilde bir endüstri müessesesi ile yapılan taslak sözleşme
PHARMACY CORPS : English Turkish military
ECZACI SINIFI:Ordu sağlık teşkilatının eski bir sınıfı. Evvelce sağlık hizmetlerinin eczacılıkla ilgili işlerinden sorumlu olan bu sınıf halen, özel bir sınıf mahiyeti taşımaksızın ordu sağlık teşkilatı içinde vazife görür
PHASE : English Turkish military
KRİPTO FASILASI:Kriptografide fasıla
PHASE DIFFERENCE : English Turkish military
FAZ FARKI:Bir sesin iki kulak tarafından alınışı arasındaki zaman farkı. Genel olarak, bir kulak diğerinden, saniyenin küçük bölüntüsü kadar farkla daha erken işittiğinden, bir sesin istikametini ayırt etme hassası, bu faz farkına bağlıdır. Çift kulakla ses dengesi, yani bir sesin iki kulakla aynı zamanda işitilmesi, baş, faz farkı sıfıra indirilecek şekilde, çevirmek suretiyle temin edilir
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani