English
RICH FUEL MIXTURE : English Turkish military
ZENGİN KARIŞIM:İçinde arzu edilen orandan (1/15'den aşağı) daha az hava bulunan yakıt hava karışımı
RICOCHET : English Turkish military
SEKME:Bir merminin, vuruştan sonra sekip sıçraması
RICOCHET BURST : English Turkish military
SEKME PARALANMASI:Bir tahrip danesinin, mermi yere çarpıp sıçradıktan sonra havada paralanması. Bir ihtiraklı tapa ile, mermi çarpmadan önce temin edilen normal havada paralanma (air burst) yerine sekme paralanması, düşman personeline karşı müessir şekilde kullanılır
RICOCHET FIRE : English Turkish military
SEKME ATIŞI:Merminin vuruştan sonra bir yüzeyden sektiği atış. Bu atış, topçuda, bazen ilk vuruştan sonra havada paralanmalar arzu edildiği zaman yapılır. Ayrıca bak. "fire"
RIDE THE GUN : English Turkish military
KABZAYA ASILMAK:Bir makinalı tüfekte namlu arka kısmına, namlu ağzının yükselişine sebep olacak şekilde, hatalı olarak yüklenmek
RIDE THE TARGET : English Turkish military
ÖNLEMESİZ HEDEF TAKİP ETMEK:Hareket halindeki bir hedefi, tesirli menzil sahasından çıkmadan önce gereken önleme ile nişan almak mümkün olmayacak kadar yavaş takip etmek
RIDGE : English Turkish military
DORUK ÇİZGİSİ:Dağ ve tepeler silsilesinin en yüksek noktalarından geçen hat
RIDGE POLE : English Turkish military
ÇADIR TAVAN KİRİŞİ:Mahruti olmayan çadırlarda, çadır çatısının uzunluğunca yatay takviye kirişi
RIFLE : English Turkish military
YİVLİ SİLAH:Atış sıhhatini artırmak ve menzili uzatmak için namlusu içinde, mermiye devir hareketi veren yivler ve setler açılmış hertürlü ateşli silah
RIFLE BRACKET : English Turkish military
TÜFEK TUTMA BİLEZİĞİ:Genellikle, bir araçta bulunan ve piyade tüfeğini, yerinden kolayca alınabilecek durumda tutan bilezik
RIFLE CLASP : English Turkish military
TÜFEK ATIŞ MÜSABAKA ŞERİDİ:Milli veya bölgesel atış yarışmasına katılındığını belirtmek için verilen madeni çubuk alamet. Ayrıca bakınız: "excellence in competition badge"
RIFLE COMPANY : English Turkish military
PİYADE BÖLÜĞÜ:
RIFLE EXERCISE : English Turkish military
TÜFEKLİ İDMAN HAREKETLERİ:Bu hareketlerde, tüfeğin ağırlığı kasların daha fazla kuvvet sarfetmesini gerektirir
RIFLE FACE : English Turkish military
SAĞA DÖN:Bu hareketin yapılması için verilen komut
RIFLE GRENADE : English Turkish military
TÜFEK BOMBASI:Tüfek veya karabinanın namlu ağzına takılan ve bomba hunisi denilen bir cihaz vasıtasıyla fırlatılan bomba. Burada, bomba ateşlenen çekirdeksiz bir fişekle fırlatılır. Başlıca, üç çeşit tüfek bombası vardır; parça tesirli (fragmentation), tanksavar (antitank) ve sis (smoke)
RIFLE M-1 : English Turkish military
M1 MODELİ PİYADE TÜFEĞİ:
RIFLE RANGE : English Turkish military
TÜFEK ATIŞ YERİ:Tüfekle atış yapılan yer
RIFLE SALUTE : English Turkish military
TÜFEKLE SELAM VAZİYETİ:Silahlı eğitim talimnamesinde açıklanan bir selamlama. Burada, tüfek sağ omuzda veya duruş vaziyetinde tutulur ve sol el, vücudun önünden keskin bir hareketle kolun ön kısmı yatay, avuç aşağıya çevrilmiş, parmaklar birbirine bitişik ve uzatılmış olarak tüfeğe getirilir
RIFLE SCABBARD : English Turkish military
TÜFEK KILIFI:Bir tüfeği muhafazaya mahsus kılıf. Bu kılıf, çoğunlukla, eğerin veya aracın yan tarafında taşınır. Ayrıca bakınız: "rifle bracket". RIFLE, SELF PROPELLED, FULL-TRACKED, MULTIPLE,106 MM:106 MM'LİK, KUNDAĞI MOTORLU, TAM TIRTILLI, ÇOK NAMLULU SİLAH:Bak. "Ontos"
RIFLE SQUAD : English Turkish military
PİYADE MANGASI:Bir manga komutanı, bir manga komutan vekili, bir otomatik tüfek timi ve beş piyade erinden oluşan en küçük birlik
ROLE EQUIPMENT : English Turkish military
ÖZEL VAZİFE TEÇHİZATI:Özel bir vazifenin yerine getirilmesi için uçağa monte edilen teçhizat. Bu uçak çeşitli vazifeler görebilir, fakat yalnızca bir uçağa başka bir vazife yaptırmak üzere monte edilen hava teçhizatına (airborne equipment) bu isim verilmektedir. Bu terim, NATO'da, yalnız İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri tarafından kullanılmaktadır. ROLES AND MISSIONS OF THE ARMED FORCES:SİLAHLI KUVVETLERİN ROL VE VAZİFELERİ:Bak. "function"
ROLL : English Turkish military
DÖNÜŞ:Fotoğrafçılıkta, fotoğraf makinesinın yaklaşık olarak uçağın uzunluğuna ekseninde dönüşü. Aynı zamanda, yana yatma (tilt) olarak anılır. Ayrıca bakınız: "tilt angle"
ROLL BACK : English Turkish military
TESİRSİZ HALE GETİRME, ZAYIFLATMA:Başarılı savunma durumunu derinlemesine yarmak için imkan tanımak amacıyla, düşman savunmasının, dış sınırdan başlayarak içerilere doğru ilerleyen biçimde zayıflatılması ve/veya tesirsiz hale getirilmesi süreci, yöntemi
ROLL CALL : English Turkish military
YOKLAMA:Bir teşkilat mensuplarının isimlerini listeden okumak
ROLL CONTROL : English Turkish military
TONO KONTROLU:Genellikle, yunuslamaya geçmeden hemen önce, programlanmış bir derecede tono yaptırmak üzere bir füze üzerinde icra edilen kontrol
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani